Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiSuç : Taksirle öldürmeHüküm : TCK'nın 85/1, 62/1, 53/6, 63. maddeleri gereğince mahkûmiyet Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin bir nedene dayanmayan; katılanlar vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1-Olay günü, havanın kararmak üzere olduğu bir saatte ve karlı havada idaresindeki zincir takılı olmayan kamyon ile meskun mahal dışında, 7,6 metre genişliğindeki, iniş eğimli, çift yönlü karlı ve kaygan yolda, seyirle geldiği, olay mahalli tehlikeli viraj tabelası ile de uyarılan sağa keskin viraj bölümüne hızla ve şerit ihlali yaparak giren ve karşı şeride doğru kayan sanığın, hızını aracının özelliğine, yol, trafik ve zemin koşullarına göre ayarlayamaması neticesi karşı yönden gelen otomobille çarpıştıktan sonra soldan yol dışına çıkıp yol kenarındaki ağaca çarparak durabildiği ve bir kişinin ölümü ile sonuçlanan olayda, bilinçli taksirin koşulları gerçekleştiği halde cezasının TCK'nın 22/3. maddesi ile arttırılmaması,2-Davaya katılanlardan sadece ... ile ...'in kendilerini vekil ile temsil ettirmelerine rağmen, takdir edilen vekalet ücretinin hangi katılana verileceği açıkça belirtilmeden "sanıktan alınarak katılanlara verilmesine" denilmek suretiyle hükmün infazı sırasında karışıklığa neden olunması, Kanuna aykırı olup, sanık müdafii ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükmün, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.