Tebliğname No : 4 - 2010/21695Mahkemesi : Ankara 9. Asliye Ceza MahkemesiTarihi : 09.12.2009 Numarası : 2009/1294-2009/1472Suç : Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme veya Ele Geçirme, Hakaret Hakaret ve verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafii ve katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1- Sanığın, 2 yıl süre ile duygusal arkadaşlık yaparak ayrıldığı katılanın, fotoğrafı ile hazırladığı şarkı klibini internette www......com adresli sosyal paylaşım sitesinde, katılanın ad ve soyadı, nüfus bilgileri, yerleşim yeri, dini görüşü gibi kişisel bilgileri ile birlikte yayımladığının, yine, aynı internet sitesinde G. Ç..'ten erotik show başlığıyla, katılanın fotoğrafının görünmesinin ardından yüz kısmı tam olarak görünmeyen, bazı yerlerde çene hizası ve dudak hizasına kadar görünen başka bir bayanın iç çamaşırları ile kalacak şekilde soyunduğu videoyu yayımladığının iddia edildiği olayda; sanığın tüm aşamalarda, okuldan arkadaşı olan katılanla duygusal arkadaşlıklarının olduğunu, internette okulu ile ilgili videolara bakarken bir videoda katılanın resmini gördüğünü, ortak arkadaşları Didem'e, katılanın resmini gördüğünü söyleyerek uyarmasını istediğini savunması, katılanın da duruşmadaki ifadesinde, internetteki video kayıtlarını Didem'in değil Gülay isimli arkadaşının söylediğini belirtmesi karşısında, olay hakkında bilgisi bulunduğu anlaşılan tanıklar Didem ve Gülay'ın dinlenilmeleri ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,Kabul ve uygulamaya göre de; 2- Sanığın internet ortamında ve belirsiz sayıda kişinin ulaşabileceği şekilde katılana karşı işlediği hakaret eyleminden dolayı, TCK'nun 125/4 madde ve fıkrasındaki aleniyet hükmü uyarınca cezada arttırım yapılmaması, 3- Sanık hakkında TCK'nın 53. maddesi tatbik edilirken, 3. fıkraya aykırılık oluşturacak şekilde TCK’nın 53. maddesinin (1). fıkrasının (c) bendindeki hak ve yetkileri kullanmak yönündeki yoksunluğuna, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından “koşullu salıverilme tarihine kadar” diğer kişiler yönünden ise, “hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar” devamına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, 4- 02.07.2012 tarihinde kabul edilip, 28344 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak ve 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava Ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun Geçici 1. maddesi ile, "31/12/2011 tarihine kadar, basın ve yayın yoluyla ya da sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleriyle işlenmiş olup; temel şekli itibarıyla adlî para cezasını ya da üst sınırı beş yıldan fazla olmayan hapis cezasını gerektiren suçlar bakımından "kovuşturmanın ertelenmesi" kurumunun düzenlenmesi karşısında, TCK'nın 7/2 maddesi de gözetilerek, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 09.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.