Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Özel hayatın gizliliğini ihlalHüküm : Beraat Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Dosya kapsamına göre; sanığın, mağdur tarafından 14 yıl süren gayriresmi ilişkilerinin bitirilip, mağdurun başka bir kişi ile evlenmesine tepki olarak, beraberken çektirdikleri mağdurun özel görüntülerini, kendisine ait facebook hesabında yayımlamak suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda, Facebook hesabında yayımlanan ve mağdurun başkalarının da olduğu bir at çiftliğinde ata binerken bilgisi dahilinde çekilmiş kısa süreli görüntüsü, sanıkla mağdur arasındaki ilişkinin varlığını ve boyutunu ortaya çıkaran özel bir görüntü niteliğinde olmadığı gibi, mağdur tarafından delil olarak sunulan CD'deki sanıkla mağdurun yan yana çektirdikleri fotoğrafın da sanığın ismini taşıyan facebook hesabında yayımlanmadığı; ayrıca, şikayete konu görüntülerin yayımlandığı facebook hesabının kullanıcısının sanık olduğunu gösteren maddi delillerin teminine yönelik bir araşırma ve inceleme yapılmamış olup, taraflar arasında adliyeye yansıyan ve bir kısmı sonuçlanan çok sayıda adli soruşturma ve kovuşturma mevcut olduğu dikkate alındığında, 63 yaşında olan sanığın, yaşı ve tecrübesi itibariyle internet kullanımı konusunda yeterince tecrübesinin bulunmaması, şikayete konu olan da dahil pek çok görüntünün 39 yaşındaki mağdur tarafından muhafaza edilmesi, ilişkileri süresince bilgisayarı ve facebook hesabını genellikle mağdurun kullanması, dosyaya delil olarak sunulan facebook hesabına ilişkin çıktıdan da anlaşılacağı üzere şikayete konu görüntülerin mağdurun kardeşi tarafından bahse konu hesabın zaman tüneline girilerek elde edilmesi ki bu olay nedeniyle zaman tünelinden haberdar olması, sanayici ve zengin olup, mağdurla aralarındaki ilişkinin kendisi tarafından bitirilmesinden sonra mağdurun maddi menfaat elde etme çabası içine girmesi gibi nedenlerden dolayı iddiaya konu eylemin mağdur ya da mağdurla beraber hareket eden başka bir şahıs tarafından gerçekleştirilmiş olabileceğine dair savunmasının aksine, mahkumiyetine yeter, her türlü derecede şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı anlaşıldığından, yerel mahkemece sanığın beraatine dair hüküm kurulmasında bir isabetsizlik görülmemiş, tebliğnamedeki sanık hakkında özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan mahkumiyet kararı verilmesi gerektiği düşüncesiyle beraat hükmünün bozulmasını öneren görüşe iştirak edilmemiştir. Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanın sübuta ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 21.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.