Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : 2863 sayılı Kanuna aykırılıkHüküm : 2863 sayılı Kanunun 74/1-1. cümle, 5237 sayılı TCK'nın 62, 53/1, 58. maddeleri uyarınca mahkumiyet2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: 06/08/2010 tarihli iddianame ile sanığın, haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve mahkumiyet kararları verilen temyiz incelemesinin kapsamı dışındaki diğer sanıklar ile fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek, kültür varlıkları bulmak amacıyla, ... Mahallesi, ... mevkinde yer alıp, halk arasında Ermenilerin yaşadığına inanılan ve geçmişte kilise olduğu bilinen fındık bahçesinde, yaklaşık 2.5 metre uzunluğunda, 1 metre genişliğinde, 4 metre derinliğinde kazı yaptığı iddiasıyla dava açılmış ise de; sanığın aşamalardaki savunmalarında; sanık ...'ı hoca olması sebebiyle tanıdığını, adı geçen sanık ile yaptığı telefon görüşmesinde sözü edilen ... isimli şahsı da sanık ... aracılığıyla tanıdığını, diğer sanıkları tanımayıp, define arama işine kesinlikle karışmadığını söylediği, hakkındaki hüküm temyiz incelemesine konu edilmeyen sanıklardan ...'nın aşamalardaki savunmalarında; ... Mahallesi, ... mevkindeki eski harabede, kardeşi ..., ... ve ... ile birlikte define bulmak için üç gün kazı yaptıklarını, ancak bir şey bulamadıklarını, diğer sanıkların hiçbirini tanımadığını ve hiçbirinin kazıda yer almadığını beyan ettiği, sanık ...'nın da, ... Mahallesi,... mevkinde ağabeyi ... ve ... ile birlikte üç gün kazı yaptıklarını, 370 cm civarında kazmalarına rağmen herhangi bir şey bulamadıklarını söylediği;30/07/2009 tarihinde tespit edilen ... Mahallesi, ...mevkindeki kazı alanının kolluk kuvvetlerine sanık ... tarafından gösterildiği, adı geçen sanığın da aşamalardaki savunmalarında, sanık ...'i tanıdığına ve bahse konu kazı fiiline sanık ...'in de iştirak ettiğine dair bir söylemde bulunmadığı, Ilgaz Sulh Ceza Mahkemesince sanık ...'a yönelik olarak, 5271 sayılı CMK'nın 135. maddesi uyarınca verilen iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması kararlarına istinaden, sanıklar ... ile ...'in 10/03/2009 tarihli görüşmelerinin kayda alındığı, sözü edilen görüşmenin de, sanık ...'in, ... Mahallesi, ... mevkinde yer alıp, 2863 sayılı Kanunun 6. maddesi kapsamında korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olan kilise yapısı içindeki kazı fiiline iştirak ettiği sonucuna götürecek bir görüşme olmadığı, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, 06/08/2010 tarihli iddianame ile dava konusu edilen ve sanıklar ... ile ... tarafından aşamalarda açıklanan kazı fiilinde, sanık ...'in, ./.-2-adı geçen sanıklar ile fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ettiğine ve dolayısıyla fiile herhangi bir şekilde iştirakinin bulunduğuna dair savunmasının aksine, mahkumiyetine yetecek kesin delillerin mevcut olmadığı anlaşılmakla; “kültür varlıkları bulmak amacıyla izinsiz kazı yapma” suçundan sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, hatalı değerlendirme ile mahkumiyetine dair hüküm tesisi kanuna aykırı,Kabule göre de;Sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesi'nin 24/11/2015 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan 08/10/2015 tarihli, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 15/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.