Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13139 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 16432 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 12 - 2014/262885Mahkemesi : Mudanya (Kapatılan) 1. Sulh Ceza MahkemesiTarihi : 07/05/2014Numarası : 2013/367 - 2014/129Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sürücü belgesi olmadığı halde yönetimindeki araçla .... Köyü sahilinde bulunan restorana ait park yerine aracını park ettikten ve yemek yiyip bir miktar alkol aldıktan sonra restorandan ayrılıp aracını park ettiği restoranın park yerinden geri manevra yaparak çıkarmaya çalıştığı sırada, şikayetçi olmayan C.. İ..'ın park halindeki aracına çarparak araçta maddi hasar meydana gelmesine sebebiyet vermesi ve fotoğraf çekildikten sonra tutanak düzenlenmeden olay yerinden kaçması ve bulunamaması nedeniyle alkol raporunun alınamaması ve alkol miktarının tespit edilememesi şeklinde gerçekleşen olayda;Sanığın mahkeme huzurunda suçunu ikrar ettiği ve tekrar ettiği kollukta verdiği beyanında alkollü olduğunu ve alkolün etkisi ile C.. İ..'ın aracına çarptığını belirtmesi, soruşturma ve kovuşturma evresinde ifadesi alınan C.. İ.. ile soruşturma evresinde dinlenen F.. Y..'ın sanığın araç kullanamayacak şekilde aşırı alkollü olduğunu belirtmeleri, sanığın beyanında kazadan önce alkol aldığını kabul edip, alkol dışında kazanın oluşumu için başkaca bir neden göstermediği de dikkate alındığında, atılı suçu işlediğinin sabit olmasına rağmen, mahkemece “..sanığın alkollü olduğuna ve alkollü ise alkol miktarının ne düzeyde olduğuna ilişkin bir tespit dosyada bulunmamaktadır. Bu haliyle, sanığın güvenli sürüş yeteneğini kaybedip kaybetmediğinin ve trafik güvenliğini tehlikeye düşürüp düşürmediğinin tespiti mümkün olmadığından..” şeklindeki gerekçe ile sanığın atılı suçu işlediğinin sabit olmadığı bilirtilerek, atılı suçtan mahkumiyeti yerine beraatine karar verilmesi,Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 11.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.