Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Taksirle yaralamaHüküm : TCK’nın 89/4, 62, 51/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyetTaksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanığa ait adli sicil kaydından daha önce kasıtlı suçtan üç aydan fazla hapis cezasına mahkum edildiği anlaşılmakla sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının TCK'nın 51/1-a maddesine aykırı olarak ertelenmesine karar verilmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın kusuru olmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;Sanık hakkında TCK'nın 89/4. maddesi gereğince cezalandırılması istemiyle açılan kamu davasında, kovuşturma aşamasında mağdur ...'ın sanık hakkındaki şikayetinden vazgeçmesi nedeniyle, sanığın bir kişiyi basit tıbbi tedavi ile giderilebilecek şekilde yaralaması sebebiyle eylemine uyan TCK'nın 89/1. maddesi uyarınca cezalandırılması gerekirken, suç vasfında yanılgıya düşülerek, sanık hakkında yazılı şekilde TCK'nın 89/4. maddesi gereğince mahkumiyetine karar verilmesi, Kabule göre de; Hükmün gerekçesinde sanık hakkında temel ceza tayin edilirken alt sınırdan uzaklaşılmayacağı belirtilmiş ise de aynı cümlenin devamında tam kusurlu sanık hakkında alt sınırdan uzaklaşıldığı belirtilerek çelişki yaratılması,Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 17.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.