Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 12594 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 14228 - Esas Yıl 2015
Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Taksirle öldürmeHüküm : 1-sanık ... hakkında TCK’nın 85/1, 62, 50/4- 1a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet2- Sanık ... hakkında beraatTaksirle öldürme suçundan sanık ... hakkındaki mahkumiyet kararı, sanık müdafii ve katılanlar vekili, sanık ... hakkında verilen beraat kararı ise katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:1-Sanık ...’nin mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin kusura, eksik incelemeye, katılanlar vekilinin bilinçli taksir hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA,2-Sanık ...’nin beraatine ilişkin hükme yönelik temyiz taleplerinin incelenmesine gelince;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre,katılanlar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Sanıkların yetkilisi ve sorumlusu olduğu ... Nakliyat şirketinde işçi olarak çalışan ...'ın, olay tarihinde üç yıldır kullanılmayan inşaat şantiyesindeki barakaya ait çatı saclarını, kapı ve çerçeveleri söktüğü sırada betonarme barakanın duvarının üzerine çökmesi sonucu öldüğü olayda; işyeri alanında risk analizi yaptırmayan ve gerekli güvenlik önlemlerini almadan öleni görevlendiren sanıkların kusurlu olduğu, sanık ...’nin 21.01.2014 tarihli duruşmadaki savunmasında “olay günü şantiyede olmadığını,kazadan sonra olaydan haberinin olduğunu belirttiği”, ancak 09.10.2013 tarihli savcılık ifadesinde “olay günü şantiyede bulunan boş barakadan keresteleri aldırmak için kardeşi olan diğer sanık ... ile birlikte işçileri söküm ve yükleme yapmak için görevlendirdiklerini” ifade etmesi karşısında hatalı değerlendirme ile sanık ...’ın mahkumiyeti yerine yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi, Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 10.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.