Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle YaralamaHüküm : CMK'nın 223/2-c maddesi gereğince beraatTaksirle yaralama suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü;Katılma isteminde bulunmasına rağmen, bu konuda herhangi bir karar verilmeyen müşteki ...'nun, CMK'nın 260. maddesi uyarınca katılma istemi hakkında karar verilmeyenler sıfatıyla hükmü temyiz hakkının bulunduğu, yaralanması nedeniyle suçtan doğrudan zarar gördüğü anlaşılan ve katılma talebinde bulunan müştekinin CMK'nın 237/2. maddesi uyarınca davaya katılmasına karar verilerek yapılan incelemede;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre mahalli Cumhuriyet Savcısı'nın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak;Olay günü katılanın sevk ve idaresindeki bisiklet ile trafik yoğunluğunun fazla olduğu, gidiş geliş 7 metre genişliğindeki caddede yolun sağından seyirle, yolun soluna geçmek için sola doğru hareket ettiği sırada, bisikletin sol yanına, gerisinden gelen sanık idaresindeki motosikletin sağ şeritte çarpması şeklinde meydana gelen olayda, soruşturma aşamasında yapılan keşfe katılan bilirkişi raporunda, sanığın sevk ve idaresindeki motosikletin hızının normal seviyede olduğu kabul edilmekle birlikte, motosiklet sürücüsünün, seyrettiği yol özelliği ile trafik sirkülasyonunu göz önünde bulundurarak her an kaza yapabileceğini öngörmesi, önünde ve sağ tarafta seyreden bisikleti geçerken daha da dikkatli olması gerektiğinden bahisle sanığın 1/8 oranında tali kusurlu olduğunun belirtildiği, kovuşturma aşamasında yapılan keşfe katılan bilirkişi raporunda ise, bisiklet sürücüsünün çarpmanın şiddeti ile değil de çarpışmanın etkisi ile dengesini kaybederek sol tarafına düştüğü, bu durumda bisiklet sürücüsünün yolu kontrol etmeden ve dönüş işareti vermeden direk sola dönüş hareketine başladığı, bu hareketinde gelen trafiği kontrol etmediğinden dönüş yapacağı yere çok yakın olan motosiklet sürücüsünün her ne kadar dikkatli olsa da kazayı önleyebilmek için zamanın ve yeterli mesafesinin olmadığı düşüncesi ile sanığın kusursuz olduğu görüşüne yer verildiği, Mahkemece kovuşturma aşamasında alınan bilirkişi raporu hükme esas alınarak sanığın beraatine karar verilmiş ise de, sanığın aşamalardaki beyanlarından çarpma öncesi önünde seyir halinde olan bisikleti gördüğünün anlaşılması karşısında, sanığın kusur durumunun net olarak tespiti ve bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi için bir kez de Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi'nden rapor alınmasından sonra sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile sanığın beraatine karar verilmesi;Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet Savcısı'nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı kanunun 8/1. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA; 03.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.