Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1179 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 6235 - Esas Yıl 2015





Tebliğname No : 12 - 2014/420180Mahkemesi : Ödemiş 3. Asliye Ceza MahkemesiTarihi : 18/11/2014Numarası : 2014/313 - 2014/165 Suç : Trafik Güvenliğini Tehlikeye SokmaTrafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, TCK’nın 179/3-2 maddeleri gereğince 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı CMK’nın 231/5 meddesi gereğince sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına dair Ödemiş (kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 26.03.2014 tarih 2013/1140 esas 2014/319 karar sayılı kararına müteakip sanığın deneme süresi içerisinde 16.05.2014 tarihinde trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu işlediği, Ödemiş 3. Asliye Ceza Mahkemesinin bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği ve hükmün 01.10.2014 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı CMK’nın 231/11 maddesi gereğince açıklamasına dair mahkemenin 18.11.2014 tarih, 2014/313 esas, 2014/165 karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi,Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın kusurunun bulunmadığı ve eksik inceleme ile hüküm kurulduğuna ilişkin yerinde görülmeyen itirazlarının reddine, ancak;1- Sanık hakkında tekerrür hükümleri uygulanmadığı halde TCK’nın 58/6. maddesine karar verilmek suretiyle hükümde karışıklığa neden olunması,2- Sanık hakkında TCK'nın 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun'un 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün 6. parağrafından “5237 sayılı TCK'nın 58/6. maddesi gereğince cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” ibaresinin hükümden çıkarılmasına ve hükmün 53. maddenin uygulanmasına ilişkin 3. paragrafının hüküm fıkrasından çıkarılarak, yerine, “Sanığın kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak TCK'nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (a), (d), (e) bentlerindeki hakları kullanmaktan aynı Kanun'un 53/2. maddesi gereğince hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; TCK'nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (c) bendindeki hakları kullanmak yönünden ise, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından aynı Kanun'un 53/3. maddesi gereğince koşullu salıverilme tarihine kadar, diğer kişiler bakımından TCK'nın 53/2. maddesi gereğince hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına, TCK'nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendindeki hak yoksunlukları açısından ise Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesine,” ibarelerinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 03/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.