Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11425 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25650 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Özel hayatın gizliliğini ihlal Hüküm : 1- Sanık ... hakkında; Beraat, 2- Sanık ... hakkında; TCK'nın 136, 62, 50/1-a, 52/2-4 maddeleri gereğince mahkumiyet Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan sanık ...'ın beraatine, sanık ...'ün mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili ve sanık ... müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:1- Sanık ... hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosya kapsamına göre, yargıtay üyesi ve dönemin hakimler ve savcılar yüksek kurulu üyesi olan katılanın, içlerinde ergenekon isimli silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan yargılanan bir kişinin de aralarında bulunduğu üç kişiyle birlikte Ankara'da bir restaurantta yedikleri öğle yemeği sonrası restaurant çıkışında çekilen fotoğrafının ulusal yayım yapan basında ve internetteki çeşitli haber siteleri ile birlikte sanığın sorumlusu olduğu internet haber sitesinde “... üyesi ergenekon toplantılarının gediklisi” başlığı altında verilen haberle birlikte yayımlandığı olayda; sanığın, söz konusu haberin gazetenin yayınladığı bir haber olduğu, haberin yayımlanmasının sorumlu yazı işlerine ait olduğu, kendisinin bu haberin yayınlanması ile ilgili bir otoritesinin olmadığı, suçsuz olduğu yönündeki savunması ile haberin eser sahibi ve sorumlu yazı işleri müdürünün belli olması ve haklarında kamu davaları açılmış olması karşısında, sanığın atılı suçtan mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve yeterli delil bulunmadığı anlaşıldığından, sanığın beraatine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılama sonunda, sanığa yüklenen suçun sabit olmadığı, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin sübuta ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraata ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,2- Sanık ... hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin alt sınırdan uzaklaşılması ve cezada nitelikli hal nedeniyle arttırım yapılması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine ancak;Dosya kapsamına göre, ulusal günlük yayın yapan ....gazetesinin muhabiri olan sanığın, yargıtay üyesi ve dönemin hakimler ve savcılar yüksek kurulu üyesi olup değişik zamanlarda farklı yayın organlarında mesleki faaliyetleri nedeniyle haber konusu yapılan ve görevi gereği kamuoyu tarafından tanınan katılanın, içlerinde .... isimli silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan yargılanan bir kişinin de aralarında bulunduğu üç kişiyle birlikte bir restaurantta yedikleri öğle yemeği çıkışında, aynı karede görüntülenen fotoğrafını gazetenin genel merkezine göndermesi sonrası, fotoğrafın genel merkezce kullanılarak 17.07.2009 tarihli Star gazetesinin 14. sayfasında “Hsyk üyesi ergenekon toplantılarının gediklisi” başlığı altında verilen haberle birlikte yayımlandığının iddia edildiği somut olayda; Haber içeriğinin görünür gerçeğe uygun ve güncel olduğu, kamuya mal olmuş katılanın, “sanık” sıfatını taşıyan biriyle aynı ortamı paylaştığına dair haberinin yapılmasında, yürüttüğü kamu hizmetinin niteliği ve toplum içindeki konumu gereği, kamu yararı ve toplumsal ilginin bulunduğu, haberde kullanılan ifadelerin ve haberle beraber yayımlanan fotoğrafın, habere konu olayla fikri bağlantısının bulunduğu, haberin verilişinde tahkir edici bir dil kullanılmayıp, ölçülülük ilkesinin ihlal edilmemiş olduğu, yayımlanan haber ve fotoğrafın, basının haber verme hakkı sınırları içerisinde kaldığı, müdahalenin özel hayatın gizliliğini ihlal suçunun maddi unsurunu oluşturmakla birlikte hukuka uygun olacağı dolayısıyla da suç oluşturmayacağı gözetilmeden ve TCK'nın 136. maddesinde düzenlenen verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçunun oluşabilmesi için, “belirli veya belirlenebilir” bir kişiye ait her türlü bilginin hukuka aykırı olarak kaydedilmesi gerektiği ve kişilerin özel hayatlarına ilişkin görüntülerinin yasal anlamda kişisel veri olarak kabul edilemeyeceği de nazara alınmadan, suç vasfında yanılgıya düşülerek özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan beraati yerine yazılı düşüncelerle sanığın verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan mahkumiyetine karar verilmesi,Kabule göre de; 1- Sanık hakkında hükmedilen adli para cezasının taksitlendirilmesi sırasında taksit süresi ve miktarının gösterilmemesi, 2- 02.07.2012 tarihinde kabul edilip, 28344 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak ve 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava Ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun Geçici 1. maddesi ile, "31/12/2011 tarihine kadar, basın ve yayın yoluyla ya da sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleriyle işlenmiş olup; temel şekli itibarıyla adlî para cezasını ya da üst sınırı beş yıldan fazla olmayan hapis cezasını gerektiren suçlar bakımından "kovuşturmanın ertelenmesi" kurumunun düzenlenmesi karşısında, TCK'nın 7/2 maddesi de gözetilerek, sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi zorunluluğu,Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 12.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.