Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11114 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25973 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiDava : 466 sayılı Kanuna göre tazminat talebi Hüküm : 2187,38 TL maddi, 3500 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine. Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Tazminat davasının dayanağı olan Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2006/409 esas, 2008/44 karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinde; sanığın (davacının) Uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan tutuklu kaldığı, yargılama sonunda 21.02.2008 tarihinde beraatine hükmedildiği, hükmün temyiz edilmeksizin 10.03.2008 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının 01.04.2008 tarihinde, tazminata esas olan işlem tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanunun 2. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla, Bozmaya uyularak yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak; 29/05/1957 tarih ve 4-16 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği üzere, ait olduğu davada hüküm altına alınması gereken vekalet ücreti, yargılama giderleri kapsamında olup bu hak asıl davadan bağımsız olarak dava konusu yapılamayacağından ceza davasında ödenmeyen vekalet ücretinin, maddi tazminat kapsamına dahil edilemeyeceği gözetilmeden, davacı lehine beraat kararının verildiği tarihte geçerli Avukatlık Asgari Ücret tarifesi gereğince, hükmedilmesi gereken vekalet ücretinin maddi tazminat hesabına dahil edilmesi suretiyle fazla tayini, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasındaki maddi tazminat miktarının 1087,38 TL olarak belirlenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 07.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.