Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10995 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 18069 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi: Sulh Ceza MahkemesiSuç : Taksirle yaralamaHüküm : TCK'nın 89/1-2-b, 62/1, 52/1-2-4. maddeleri gereğince mahkumiyetTaksirle yaralama suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Olay günü, ... mahallesi, ..sokaktaki, .. numaralı binanın .. katında bulunan .. numaralı daire balkonunun binanın girişine göre sol alt köşesinin betonunun kısmen yıkılması sonucu, balkonun altında oyun oynayan 2004 doğumlu mağdur ..., hayati tehlike geçirecek ve frontal bölgede 2. derece kırığı meydana gelecek şekilde yaralandığı olayda, ... numaralı dairenin sahibi ... ve kiracısı ... hakkında taksirle yaralama suçundan kamu davası açıldığı ... Sulh Ceza Mahkemesi'nin, 03.07.2009 tarih, 2009/692 E., 2010/756 K. sayılı kararıyla, sanık .... beraatine, sanık ...mahkumiyetine karar verildiği, bu dosyanın temyiz edilmeden kesinleştiği, incelemeye konu dosyada da bilirkişi raporları gereğince, yöneticisi olmayan binadaki tadilatı yaptırmayan kat maliklerine tali kusur verilmesi nedeniyle, haklarında kamu davası açılmış ise de, kat maliklerinin Borçlar Kanunu'ndan doğan kusursuz sorumluluklarının hukuki sorumluluk doğurduğu, sanıkların söz konusu binanın dış cephesinde görülen tehlikeli durumu önceden bildiklerine ilişkin bir delil de bulunmadığı anlaşılmakla, beraatlerine karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uygun düşmeyen bilirkişi raporlarına dayalı olarak, mahkumiyetlerine karar verilmesi,Kabule göre de; ... Devlet Hastanesinin 25/08/2009 tarihli doktor raporunda olay nedeni ile mağdurun hayati tehlike geçirdiği, frontal bölgede 2. Derece kırık meydana geldiği, yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde olduğunun belirtilmesi karşısında, TCK'nın 89/2-e maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 232/6 maddesine muhalefet edilmesi,Kanuna aykırı olup, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 17.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.