Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10770 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 22737 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiHüküm : Davanın kısmen kabulü ile 4.799,97 TL maddi, 3.600 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nasafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda az manevi tazminata hükmolunması, temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır.Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Dava dilekçesinde maddi tazminat talebi yönünden tarih belirtilmeden faiz talebinde bulunulmasına rağmen, hükmolunan maddi tazminata dava tarihi yerine, tutuklama tarihinden itibaren faize hükmedilmesi,İsabetsiz olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince, BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün 1. bendinde davacı lehine hükmolunan maddi tazminatın faize ilişkin kısmında yer alan ''tutuklama tarihi olan 23/12/2011'' ibaresi çıkartılıp yerine ''dava tarihi olan 26/11/2013'' ibaresinin yazılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.