Mahkemesi :Sulh Ceza MahkemesiSuç : Kişiler Arasındaki Konuşmaların Dinlenmesi ve Kayda Alınması Hüküm : Beraat Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili ve mahalli cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Dosya içeriğine, sanık savunmalarına ve bilirkişi raporuna göre, sanığın, ablası avukat ...'ın şüphelisi olduğu yağma suçundan tutuklu olarak yürütülen soruşturmada, ablasının suçsuz olduğu yönündeki iddiasını kanıtlamak amacıyla, ablasının avukatlık bürosunda, yağma iddiasına ilişkin olarak kendisi ve annesi ...., dayısı ...., büroda bulunan avukat .... ile söz konusu dosyanın müştekisi olan katılan ile arasında geçen aleni olmayan söyleşiyi rıza olmaksızın ses alma cihazı ile kaydederek, kaydın bulunduğu CD'yi avukat.... aracılığıyla soruşturma dosyasına delil olarak sunması şeklinde gelişen olayda; kayıtları üçüncü kişi ya da kişilerle paylaştığı ve/veya çoğaltarak dağıttığına ilişkin hakkında bir iddia ileri sürülmeyen sanığın, ablası....'ın suçsuz olduğu yönündeki iddiasını ispatlama amacını taşıyan eyleminde, hukuka aykırı hareket ettiği bilinciyle hareket etmediği, sanığa atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı anlaşıldığından, Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde g??sterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin bir nedene dayanmayan, mahalli cumhuriyet savcının sübuta, suçun yasal unsurlarının oluştuğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddine ancak; Sanığa yüklenen suçun kanuni unsurlarının gerçekleşmediği nedeniyle beraatine karar verilmesi yerine yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı nedeniyle sanığın beraatine hükmedilmesi, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün A-1. bendinin hükümden çıkartılarak yerine “ Her ne kadar sanık hakkında kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçundan TCK'nın 133/1. maddesi gereğince cezalandırılması istemi ile kamu davası açılmış ise de, yapılan yargılama neticesinde yüklenen suçun kanuni unsurlarının gerçekleşmediği anlaşıldığından, CMK'nın 223/2-a maddesi gereğince sanığın üzerine atılı suçtan BERAATİNE” ibaresinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.