Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9989 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 25609 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Kuyucak İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 17/06/2010NUMARASI: 2010/12-2010/39Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :İİK'nun 82/12 maddesi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. Bir meskenin boçlunun haline uygun olup olmadığı, adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki "aile" terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. İcra mahkemesince borçlunun sözü edilenlerle birlikte barınması için zorunlu olan haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tespit ettirildikten sonra, haczedilen yerin kıymeti bundan fazla ise satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden yukarıda nitelikleri belirlenen mesken için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanı alacaklıya ödenmelidir.Bu kıstasları aşan nitelik ve evsafdaki yerlerle makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsayan ve ikamet için zorunlu öğeleri içeren bir meskenin dışındaki yerler maddede öngörülen amaca aykırıdır. Borçlunun görev ve sıfatı kendisinin yukarıda belirlenenden daha görkemli bir meskende ikamet etmesini gerektirmezSomut olayda, mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda taşınmazın 91.065,00 TL değerinde olduğu bildirilmiş, aynı veya benzer bir yerde alınacak mesken fiyatı ise tespit edilmemiştir. Mahkemece yukarıda belirlenen genel ilkeler ışığında borçlunun sosyal ve ekonomik durumu ile bağdaşan haline münasip bir evi kaç paraya alabileceği yönünde bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yukarıda belirtilen ilkelere uymayan eksik bilirkişi raporuna itibar edilerek sonuca gidilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 28.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.