MAHKEMESİ: Kadıköy 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 11/08/2011NUMARASI: 2010/1827-2011/841Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı lehtar tarafından borçlu keşideci aleyhine, bedeli rakamla "16.000 YTL", yazıyla "OnAltıBin TL" olarak gösterilmiş bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatılmış ve 16.000,00 TL asıl alacak ile birlikte işlemiş faiz ve komisyon alacağı olmak üzere toplam 17.060,00 TL alacağın tahsili talep edilmiştir. Borçlu, süresi içerisinde itirazda bulunarak, alacaklıya 6.000 TL'lik senet verdiği halde, senette rakamla miktarı gösteren bölümde 6 rakamının önüne "1" rakamının eklenerek miktarın tahrif edildiğini, senedin kambiyo vasfının bulunmadığını ileri sürerek takibin iptalini talep etmiştir. Mahkemece, tahrifat konusunda alınan bilirkişi raporunda, senedin rakamla miktarının belirtildiği kısımda bulunan "1" rakamının sonradan eklenmek suretiyle oluşturulduğu ve borçlunun eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediği, matbu metin içindeki "onaltıbin" yazısının başındaki "on" yazısının ise, "altıbin" yazısı ile aynı anda veya çok kısa bir süre sonra eklendiği ve borçlunun eli ürünü olduğu bildirilmiştir. Borçlu ise her iki ilavenin de kendi eli ürünü olmadığını beyan etmiştir. TTK.nun 690. maddesinin göndermesiyle bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanunun 588/1. maddesi gereğince, bono bedeli hem yazı ve hem de rakamla gösterilip de iki bedel arasında fark bulunursa yazı ile belirlenen bedele itibar olunur. Ancak bu kural rakam ile değer bildiren bölümde tahrifat yapılmamış olması halinde uygulanır. Somut olayda dayanak bononun rakamla değer belirten bölümünde tahrifat yapıldığı bilirkişi raporuyla saptandığına göre, bononun yazı ile değer bildiren bölümüne itibar edilmesi mümkün değildir. Bu durumda senedin tahrifattan önceki miktar için geçerli olduğunun kabulü gerekir(HGK. 14.5.2003 tarih ve 2003/12-347 E. - 2003/345 K.).O halde mahkemece borca kısmi itirazın kabulü ile takibin 10.000 TL asıl alacak ve fer'ileri yönünden durdurulmasına karar verilmesi gerekir iken, talebin tümden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 27/03/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.