Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9780 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 25669 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Bakırköy 3. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 18/05/2011NUMARASI: 2010/332-2011/497Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde borçlunun mahkemeye başvurusu takip dayanağı çekin keşide tarihinde tahrifat yapıldığı ve bu düzeltmedeki paraf imzanın kendisine ait olmadığına yöneliktir. Borçlunun bu şikâyeti mahkemece kabul edilerek takibin iptaline karar verilmiştir.TTK.nun 708.maddesine göre, yasal süresinde çekin muhatap bankaya ibrazı zorunlu olup, ibraz edilmemesi halinde alacaklı, TTK'nun 708 ve 720. maddeleri gereğince: takip borçlularına karşı müracaat hakkını kaybeder. Süresinde bankaya ibraz edilmeyen çek, adi havale niteliği taşıdığından borç ikrarını içermez. Bu itibarla, borçlular hakkında bu belgeye dayanılarak takip yapılamaz. Bu husus, kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece re'sen gözetilir.Bilindiği üzere 6100 Sayılı H.M.K.’nun 207. maddesinde; “Senetteki çıkıntı, kazıntı veya silinti ayrıca onanmamışsa, inkâr hâlinde göz önünde tutulmaz. Bu tür çıkıntı, kazıntı veya silinti mahkemece senedin geçerliliğine ve anlamına etkili olacak nitelikte görülürse, senet kısmen veya tamamen hükümsüz sayılabilir." hükmü yer almaktadır (1086 Sayılı H.U.M.K. 298. madde). Yani, senette mevcut olan çıkıntı veya senet metni altındaki hak ve silinti ayrıca tasdik edilmemiş ise inkâr halinde yok hükmündedir. Bu nedenle senet üzerinde yapılan değişikliklerin, geçerli olabilmesi için, düzenleyen tarafından imza veya paraf edilmek suretiyle onaylanması gerekir. Bu şekilde yapılan imzaya veya paraf imzasına itiraz halinde, mahkemece, yöntemince imza incelemesi yapılmalıdır. Düzeltmenin onaylı olmaması veya imzanın keşideciye ait olmadığının anlaşılması halinde, düzeltme yok hükmünde olup, senedin düzeltme öncesi durumuna göre değerlendirme yapılır.Somut olayda düzenlenen bilirkişi raporunda çekteki keşide tarihindeki düzeltmeye ilişkin paraf imzasının borçluya ait olduğu belirlendiği halde tahrifata uğradığı iddia edilen keşide tarihinin, tahrifattan önceki hali bilirkişi tarafından belirlenmemiştir. Bu husus ibraz tarihinin süresinde olup olmadığının denetlenmesi yönünden önem arz etmektedir.Mahkemece yapılacak iş, çekin keşide tarihi olarak kabul edilecek olan tahrifat öncesi tarihin tespit edilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 27/03/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.