Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 948 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 311 - Esas Yıl 2008





MAHKEMESİ: Konya 1. İcra MahkemesiTARİHİ: 03/08/2007NUMARASI: 2006/1150-2007/800Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :İ.İ.K. nun 168/4.maddesi hükmü gereği borçlu, takip dayanağı senetteki imzanın kendisine ait olmadığı iddiasında ise bunu beş gün içinde icra mahkemesine bildirmek zorundadır. Somut olayda, alacaklı H. İ.N. tarafından Konya 4.İcra Müdürlüğünün 2006/6791 ve 2006/6908 esas sayılı icra takip dosyaları ile bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapıldığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin her iki takipte de 03.10.2006 tarihinde borçlu K.U’a tebliğ edildiği, adı geçenin 09.10.2006 havale tarihli dilekçesi ile İcra Mahkemesine başvurarak, senetlerdeki imzaya itirazını bildirdiği, itiraza ilişkin harcı ise 10.10.2006 tarihinde yatırdığı görülmüştür.6.2.1984 tarih ve 7/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre harca tabi davalarda dava harcın yatırıldığı tarihte açılmış sayılır. Bu durumda harcın yatırıldığı 10.10.2006 tarihinin itiraz tarihi olarak kabulü gerektiğinden, itiraz, İ.İ.K.’nun 168/4.maddesinde yer alan yasal 5 günlük süreden sonradır. O halde Mahkemece istemin süre aşımı nedeni ile reddi yerine işin esasının incelenerek imzaya itirazının kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. Kabule göre de; 2006/6791 esas sayılı icra takibinin dayanağı bonoda lehtarın takip yapan alacaklı H. İ. N.olup, lehtarın cirosu bulunmaksızın borçlu K. U.’ın cirosu ile senedin M. U.’a geçtiği ve daha sonra alacaklı H. İ. N.’ın cirosunun bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda ilk ciro lehtara ait olmadığından ve borçlu K. U.’a yapılmış geçerli bir ciro bulunmadığından adı geçenin cirosu yok hükmünde olup, lehtarın takip hakkı bulunmamaktadır. İİK.nun 170/a-2. maddesi gereğince İcra Mahkemesi alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkının bulunup bulunmadığını re’sen araştırmak zorundadır. Bu durumda Mahkemece 2006/6791 esas sayılı icra takibinin İİK.nun 170/a maddesi gereğince iptaline karar verilmesi ve bu madde de tazminat öngörülmediğinden, alacaklının tazminatla sorumlu tutulmaması gerekirken, anılan hususungöz ardı edilerek imzaya itirazın kabulü ile borçlu yararına tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 22.01.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.