Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9417 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 7737 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Alacaklı tarafından 12 adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibine karşı borçluların, icra mahkemesine yaptıkları başvuruda borca itiraz ederek takibin iptali isteğinde bulundukları anlaşılmaktadır.Takip dayanağı bonoların tanzim tarihi itibariyle uygulanması gereken 6762 sayılı TTK.’nun 688/5.maddesi gereğince; bonoda lehtarın adı ve soyadının yazılı olması zorunludur. Lehtar, gerçek veya tüzel kişi olarak bonoda gösterilmez ise; dayanak belge bono olarak kabul edilemeyeceğinden, TTK.'nun 688/5. maddesinde öngörülen koşulları taşımayan bu belgeye dayanılarak borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılması da mümkün değildir.Öte yandan, İİK'nun 170/a-2 maddesine göre; “İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir.”Somut olayda, takibe dayanak senetlerden, 25.09.2011 vade tarihli bono dışındaki diğer 11 adet senette lehtar hanesinin boş olduğu görülmektedir. Bu durumda, sözü edilen 11 adet belgenin, kambiyo senedi niteliği bulunmamaktadır.O halde, mahkemece, İİK.'nun 170/a-2. maddesi gereğince, takibin dayanaklarından 25.09.2011 vade tarihli bono haricindeki, takibe konu 11 adet belgenin kambiyo senedi vasfı taşımadığı hususunun re'sen nazara alınması suretiyle, anılan 11 adet belgeye ilişkin olarak talep edilen 8.250,00 TL asıl alacak ve fer'ileri yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.