Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9276 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 6750 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ: KDZ.Ereğli İcra MahkemesiTARİHİ: 01/11/2006NUMARASI: 2006/239-257Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 121. maddesinde (bu kanun gereğince bağlanacak gelir veya aylıklar ve sağlanacak yardımlar, nafaka borçları dışında, haciz veya başkasına devir ve temlik edilemez) hükmüne yer verilmiştir. Borçlunun anılan madde içeriğine aykırı şekilde yapılan haciz işlemine karşı süresiz şikayet hakkı vardır. İİK.nun 83/a maddesi gereğince, 82. ve 83. maddelerde yazılı mal ve haklarını haczolunabileceğine dair “önceden yapılan” anlaşmalar muteber değildir. Bu nedenle ancak haciz sırasında ve daha sonra özel kanununda haczedilemeyeceği yazılı bu haktan (82/l) feragat edilebilir (Prof Dr. Baki Kuru İcra İflas 1. cilt shf. 834) (HGK. 31.3.2004 tarih ve 2004/12-2002).Somut olayda takip kesinleştikten sonra 14.03.2006 tarihinde yazılan haciz yazısı ile borçlunun SSK’dan almakta olduğu emekli maaşının ¼ ’ü üzerine haciz konulduğu, SSK tarafından verilen cevapta, başka dosyadan haciz bulunması nedeniyle haczin sıraya alındığının bildirildiği, daha sonra 21.07.2006 tarihinde evinde yapılan haciz sırasında borçlunun maaşı üzerinde haciz bulunduğunu belirterek kalan kısmın tamamının haczine muvaffakati üzerine 01.08.2006 tarihinde borçlunun muvaffakati doğrultusunda emekli maaşının hacizsiz kalan kısmının tamamı üzerine haciz konulduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda borçlunun 21.07.2006 tarihinde evinde yapılan haciz sırasındaki ve emekli maaşının ¼’ünün haczinden sonraki, tamamının haczi tarihinden önceki tarihli haczedilmezlikten feragate ilişkin bu beyanı geçerli ve süreklilik kazanan Yargıtay kararlarına uygundur. O halde, Mahkemece şikayetin reddine karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 08.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.