MAHKEMESİ: İzmir 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 24/09/2009NUMARASI: 2008/188-2009/1418Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu, icra mahkemesine başvurarak, hakkında başlatılan icra takibinde adına gönderilen ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edildiğini, takipten 15.2.2008 tarihinde haberdar olduğunu, bu tarihin tebliğ tarihi olarak düzeltilmesini talep etmiş, ayrıca takibe konu edilen bonodaki imzanın da kendisine ait olmadığını öne sürerek imzaya itirazda bulunmuştur. Mahkemece, öne sürülen şikayet ve itiraz üzerine, takip geçici olarak durdurulmuş ve tensiben duruşma günü 10.4.2008 tarihine bırakılmıştır. Bu oturuma borçlu asil ve vekili katılmış, duruşma bazı belgelerin toplanması için 15.5.2008 tarihine ertelenmiş, anılan bu oturuma borçlu vekili mazeret bildirmiş, müteakip oturum 12.6.2008 tarihine bırakılmış, sözü edilen bu oturuma taraf vekilleri katılmış, daha sonraki 24.6.2008 tarihli oturuma ise tarafların hiçbirisinin katılmaması nedeniyle dosya işlemden kaldırılmış, bilahare dosyanın yenilenmesi üzerine talik edildiği 9.4.2009 tarihli oturuma ise borçlu vekili gelmemiş ve alacaklı vekili de gelmediği için 2.kez müracaata bırakılmış, borçlu vekilinin yenileme talebi üzerine tekrar dosya işleme alınmış, 24.9.2009 tarihli oturuma da tarafların gelmemesi üzerine davanın 3.kez takip edilmediğinden bahisle tüm istemler yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.Borçlunun icra mahkemesine başvurusu iki konudan ibaret olup, birincisi şikayet niteliğinde olan ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi, diğeri ise imzaya itirazdır.Bu durumda mahkemece, imzaya itiraz yönünden dosyanın önce işlemden kaldırılıp daha sonra davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi yerinde ise de, şikayet niteliğindeki istem yönünden duruşma sürdürülüp, mevcut delil durumuna göre tebliğ tarihinin düzeltilip düzeltilmeyeceği hususunda bir karar verilmesi gerekirken, İİK.nun 18.maddesine aykırı şekilde anılan istem yönünden dosyanın önce müraacata bırakılıp daha sonra da açılmamış sayılmasına karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 13.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.