MAHKEMESİ: İstanbul 5. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 15/10/2009NUMARASI: 2009/363-2009/2708Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :1-İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına HUMK’nun 438. ve İİK’ nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından alacaklı vekilinin bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi; 2-Borçlu aleyhinde bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe karşı bedelin 23912 USD iken tahrif edilerek 231912 USD yapıldığını, tahrifat nedeniyle takibin iptalini talep etmiş. Mahkemece bilirkişi raporunda bono bedelinin 23912 USD iken tahrifatla 231912 USD’ye dönüştürüldüğü tespit edilmesi üzerine, takibin tahrifat nedeniyle iptaline karar verilmiştir. Ayrıca senetle ilgili olarak İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/278 Esas sayılı dosyasında dolandırıcılık ve sahtecilik nedeniyle de dava açıldığı alacaklı tarafından iddia edilmiştir. HUMK. 317. maddesi hükmü uyarınca sahteliği iddia edilen senet için dava açıldığı takdirde ve bu maddedeki koşulların oluşması halinde ceza davasına müdahil olan borçlu yönünden takibin ceza davası sonucuna kadar durdurulması gerekir. Mahkemece sözü edilen durum araştırılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmek gerekirken anılan hususun göz ardı edilmesi isabetsizdir.Kabule göre de; TTK.nun 690. maddesinin göndermesiyle bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanunun 588/l. maddesi gereğince bono bedeli hem yazı ve hem de rakamla gösterilip de iki bedel arasında fark bulunursa yazı ile belirlenen bedele itibar olunur. Ancak bu kural rakam ile değer bildiren bölümde tahrifat yapılmaması halinde uygulanır. Somut olayda dayanak bononun rakamla değer belirten bölümünde tahrifat yapıldığı bilirkişi raporuyla saptandığına göre, bononun yazı ile değer belirten bölümüne itibar edilmesi mümkün değildir. Ancak, bu durumda senedin tahrifattan önceki miktar için geçerli sayılması gereklidir. (H.G.K. 14.5.2003 T. 2003/12-347E. 2003/345K) O halde, mahkemece takibin 23912 dolar üzerinden devamına karar verilmesi gerekir iken, takibin tümden iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 13.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.