Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8997 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 28457 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: İzmir 6. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 29/07/2010NUMARASI: 2010/777-2010/735Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine 0bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :İİK.nun 50/1.maddesine göre, para ve teminat borçlarına ilişkin icra takiplerinde yetkili icra dairesi, HUMK. nun yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla uygulanmak suretiyle belirlenir.İİK.nun 50.maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken H.U.M.K.nun 9/2.maddesinin 1.cümlesine göre, davalı birden fazla ise bunlardan birinin ikametgahında takip yapılabilir ve bu durumda diğer borçlular yetki itirazında bulunamazlar. Ancak, anılan hüküm yalnız borçlulardan birinin ikametgâhındaki (onun için genel yetkili) icra dairesinde takip yapılması hali içindir. Borçlulardan biri için özel yetkili bir icra dairesinde takip yapılması halinde H.U.M.K. nun 9/2.maddesinin 1.cümlesi hükmü uygulanmaz. Somut olayda örnek 10 ödeme emrinin şikayetçi borçluya 13.7.2010 tarihinde Ankara adresinde, takibin diğer borçlusu R... K....'ya ise İzmir adresinde 13.7.2010 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından ise 14.7.2010 tarihinde icra mahkemesine başvurularak yetki itirazında bulunulduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, yetki itirazının yapıldığı tarih itibariyle diğer borçlu R... K.... yönünden takip kesinleşmediğinden, mahkemece anılan borçlu yönünden İzmir İcra Dairelerinin yetkisinin kesinleşip kesinleşmediği ve yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda H.U.M.K.nun 9/2.maddesindeki şartların oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 10/05/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.