Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8625 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 5059 - Esas Yıl 2006





MAHKEMESİ: Kayseri 2. İcra MahkemesiTARİHİ: 20/01/2006NUMARASI: 2006/34/5Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı almış bulunduğu ihtiyati haciz kararına istinaden borçlu A. T O hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlattığı icra takibinde ödeme emrinin borçluya Mevlana Mah. Akşettin Cad. Yükseliş Apt. No:82/23 Kayseri adresinde 09.02.2006 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. İcra Mahkemesine 09.01.2006 tarihinde başvuran A T O'un başvuru dilekçesinde; hakkında takip yapılan kişinin Ahmet Turan Oğuzlar olduğu, kendisinin ise anılan kişi olmadığı soyadının A. T. O olduğu, şahsına ait 38 T 0299 plakalı ticari aracın haczedildiğini, takip konusu senetteki imzanın eli ürünü olmadığını, ticari aracına konan haczin yine kendisine ait 38 DE 236 plakalı araç üzerine veya gayrimenkullerine aktarılmasını ve takibin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece dosya üzerinde inceleme yapılarak ihtiyati haczin 10 gün içinde uygulanmadığından bahisle adı geçene ait haczedilen 38 T 0299 plakalı araç üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmiştir. Taraf teşkili sağlanmadan ilgilinin bu iddialarına karşı alacaklı tarafın beyanları alınmadan dosya üzerinden yazılı şekilde sonuca gidilmesi doğru olmadığı gibi, mahkemenin kabulüne mesnet teşkil eden İİK.nun 261.maddesi aynen "alacaklı, ihtiyati haciz kararının verildiği tarihten itibaren 10 gün içinde kararı veren mahkemenin yargı çevresindeki icra dairesinden kararın infazını istemeye mecburdur. Aksi halde ihtiyati haciz kararı kendiliğinden kalkar" hükmünü içermektedir. Alacaklı bu yasal düzenlemeye uygun olarak 21.12.2005 tarihli ihtiyati haciz kararının infazını aynı gün Kayseri 1.İcra Müdürlüğünün 2005/13956 takip sayılı dosyasından istemiştir. Bu kararın ilgili müdürlükçe 06.01.2006 tarihinde infaz edilmiş olması ihtiyati haczin düştüğü sonucunu doğurmaz. Çünkü yasada 10 günlük sürede ihtiyati haciz kararının infazını istemesi zorunlu kılınmış bu süre geçirilmeden vuku bulan başvurudan sonra fiili haciz uygulanmasının yerine getirilmesi için belli bir süre tayin edilmiş değildir. O halde, mahkemenin aksine görüşünde isabet bulunmamaktadır. SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21.04.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.