Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 8504 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 5298 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ: İstanbul 7. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 21/03/2012NUMARASI: 2011/2440-2012/322Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de ; Şikayetçi-borçlu 14.12.2011 tarihli şikayet dilekçeleri ile icra mahkemesine başvurusunda, alacaklı tarafından kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takibe geçildiği, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu ve tebliğ işleminden 13.12.2011 tarihinde haberdar olduğu, bu tarihin öğrenme tarihi olarak kabul edilmesini talep ettiği, ayrıca ciranta olarak kendisine ödememe protestosu çekilmediğinden aleyhine takip yapılamayacağı gerekçesi ile takibin iptaline karar verilmesini talep ettiği, iki dosyanın bişrleştirldiği, mahkemece; borçluya gönderilen ödeme emirlerinin Tebligat Kanunu'nun 21.maddesi ile Tebligat Tüzüğü'nün 28.maddesine uygun olarak tebliğ edilmedikleri,ancak dava dilekçesinde, takipten, kendisine gönderilen kıymet takdir raporunun tebliğ edilmesi ile haberdar olduğunu belirttiği, kıymet takdir raporunun ise 07/12/2011 tarihinde tebliğ edildiği, borca ve takip konusu evrakın kambiyo vasfına ilişkin şikayetin, İİK'nun 168/4-5 maddeleri uyarınca, beş gün içerisinde yapılmadığı, yasal süre geçtikten sonra 14/12/2011 tarihinde yapıldığı gerekçesiyle retlerine karar verildiği anlaşılmıştır. Somut olayda; şikayetçinin İstanbul 7.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2011/2440 Es. sayılı dosyasında, İstanbul 10.İcra Müdürlüğü'nün 2011/2474 takip sayılı dosyasında çıkarılan ödeme emrinin usulsüz olduğu ileri sürülerek öğrenme tarihi olan 13.12.2012 tarihinin tebliği tarihi sayılmasına karar verilmesinin talep edildiği, bu dosya ile birleşen İstanbul 7.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2011/2444 Es. sayılı dosyasında ise;İstanbul 10.İcra Müdürlüğü'nün 2011/2474 takip sayılı dosyasında takibe konulan 25.05.2011 tarihli 10.000 TL. bedelli bonoda ciranta olduğu, protesto gönderilmediği için cirantaya müracaat edilemeyeceği iddia edilerek takibin iptaline karar verilmesinin talep edildiği, İstanbul 10.İcra Müdürlüğü'nün 2011/2474 takip sayılı dosyasında kıymet takdir raporunun şikayetçi borçluya 07.12.2011 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, şikayet başvurularının ise 14.12.2011 tarihinde yapıldığı görülmüştür. Şikayetçi-borçlu tarafından 2011/2440 Es. sayılı dosyada tebligat usulsüzlüğünden gelindiği, ödeme emri tebligatının usulsüzlüğünün ileri sürülmesi halinde icra mahkemesince öncelikle bu usulsüz tebligat şikayetinin İİK'nun 16. maddesine göre 7 günlük sürede yapılıp yapılmadığının tespiti ile şikayet süresinde ise ve şartları oluşmuş ise 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak düzeltilmesi daha sonra da şikayet ve itirazların karara bağlanması gerektiği, mahkemece ödeme emri tebligatının usulsüz olduğu, şikayetçinin takipten kıymet takdir raporunun tebliği ile haberdar olduğu kabul edilmesine ve şikayetçinin İİK.'nun 16/1.maddesi gereğince süresinde gelmesine rağmen Tebligat Kanunu'nun 32.maddesine göre tesbit edilen tarihin tebliğ tarihi olarakkabulüne ve daha sonra da bu dosya ile birleşen 2011/2444 Es. sayılı dosya ile ilgili olarak İİK.'nun 170/a-1.maddesi yollamasıyla aynı kanunun 168/3.maddesi gereğince bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde şikayetlerin tümden reddine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.