Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 8465 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 24238 - Esas Yıl 2011
MAHKEMESİ: Seferihisar İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 10/05/2011NUMARASI: 2011/12-2011/33Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu hakkında genel haciz yolu ile takip yapılmış, borçlu vekili, ödeme emrinin, müvekkiline usulsüz tebliğ edildiğini, müvekkilinin durumdan 01.12.2009 tarihinde haberdar olduğunu ileri sürerek, tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; aynı borç nedeniyle borçlu hakkında yargılama dışı 2008/511 E. sayılı dosya ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takip yapıldığı, bu dosyada borçluya 22.07.2008 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiği, daha sonra bilirkişi raporu ve satış ilanının da bizzat borçluya tebliğ edildiği, aynı borçtan kaynaklanan 2008/511 E. sayılı takipten haberdar olan borçlunun, söz konusu takipten 3 ay önce başlatılan şikayete konu 2008/213 E. sayılı takipten de haberdar olacağı, buna göre tebliğ işlemi usulsüz olsa bile, borçlunun 2008/511E. sayılı dosyada ödeme emrinin tebliğ edildiği 22.07.2008 tarihinde 2008/213 E. sayılı dosyadan da haberdar olduğu, dolayısıyla zımnen şikayetin süresinde olmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.Tebligat Kanunu'nun 17. maddesine göre; “Bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenler o yerde bulunmadıkları takdirde, tebliğ o yerdeki daimi memur veya müstahdemlerden birine yapılır”.Tebligat Kanunu’nun 32. maddesinde ise; “Tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda; borçluya çıkartılan ödeme emri, 16.04.2008 tarihinde “adresinde birlikte çalıştığını/oturduğunu beyan eden tebellüğe ehil ve işçisi tebliğ edilmiştir. Borçlunun adreste bulunup bulunmadığı tebliğ mazbatasında tespit edilmediğinden ödeme emri tebliği usulsüzdür. Mahkemece, yargılama dışı 2008/511 Esas sayılı dosyada yapılan ödeme emri tebliği nedeniyle, borçlunun şikayete konu 2008/213 Esas sayılı dosyadaki ödeme emri tebliğinden de haberdar olduğu kabul edilmiş ise de; söz konusu tebligatta ve 2008/511 Esas sayılı dosyada, 2008/213 Esas sayılı dosya ile ilgili bilgi bulunmamaktadır. Dolayısıyla borçlunun 22.07.2008 tarihinde usulsüz tebliğden haberdar olduğu kabul edilemez. Bu nedenle mahkemece, şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 19/03/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.