MAHKEMESİ: İzmir 1. İcra MahkemesiTARİHİ: 16/05/2006NUMARASI: 2006/294/543Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı banka vekili tarafından 20.06.2005 tarihinde çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus yol ile takibe başlandığı örnek 10 nolu ödeme emrinin 01.07.2005 tarihinde borçluya tebliğ edildiği anlaşılmıştır. İcra takibinin kesinleştiği tarihte yürürlükte bulunan ve olaya uygulanması gereken 4389 Sayılı Kanuna 5020 S.K.nun 27.maddesi ile eklenen Ek. 5.maddesinde (Kamu bankalarında “tasfiye halindeki Emlak Bankası A.Ş. dahil” ve sermayesinin yarıdan fazlası kamu kurum ve kuruluşlarına ait olan yada hisselerinin çoğunluğu üzerinde bu kurum ve kuruluşların idare ve temsil yetkisi bulunan ve özel kanunla kurulmuş bankalarda bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce bankacılık teamüllerine göre teminatlı ve/veya yetersiz teminatlı kredi kullanıp da vadesi geçtiği halde henüz ödenmemiş, süresi uzatılmamış veya yeniden yapılandırılmamış kredileri kullananlar yada yeniden yapılandırma şartlarını ihlal edenler ile münferit veya karşılıklı verilen banka teminat mektupları, kabul kredileri ve avaller, taşınır ve taşınmaz rehni, ipotek, üst hakkı, intifa hakkı ve oturma hakkı gibi her türlü sınırlı ayni hak tesisine ilişkin sözleşmeden doğan haklarında diğer bankaların ve üçüncü kişilerin muvazaadan ari hakları aleyhine olmamak üzere Fon ve Hazine alacaklarına ilişkin tedbir, takip ve tahsil hükümleri bankalarınca uygulanır.) hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda alacaklı, T. Vakıflar Bankası A.Ş. yasanın anılan maddesi kapsamındadır. “5020 Sayılı Bankalar Kanununu ek madde 3’te bu kanundan kaynaklanan fon alacaklarına ve bu kanuna göre hazine alacağı sayılan alacaklara ilişkin dava ve takiplerde zamanaşımı süresi 20 yıldır. Fon alacakları ve bu kanuna göre hazine alacağı sayılan alacaklar bakımından bu sürenin başlangıcı fon tarafından ödeme yapılmasına veya yapılacak olmasına sebebiyet veren kişilerin fiillerinin gerçekleştirdiği tarihten itibaren başlar.” hükmünü içermektedir. Somut olayda fiilin gerçekleştiği tarih takip konusu çekin keşide tarihi olup bu tarihten itibaren de yasada belirtilen 20 yıllık süre henüz dolmamış ve zamanaşımı da gerçekleşmemiştir. Zira, yasa zamanaşımını hazine alacakları için geriye çekmiş bulunmaktadır. O halde, Mahkemece, istemin reddi yerine kabulüne karar verilmesi yukarıda açıklanan yasal düzenleme karşısında isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23.01.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.