MAHKEMESİ : İzmir 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 28/07/2009NUMARASI : 2009/1173-2009/1240Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafında borçlu aleyhinde ilama dayalı olarak örnek 4-5 icra emri ile başlatılan ilamlı takibe karşı, kendisinin de borçlu aleyhinde başlattığı iki adet ilamsız takipte itirazlarının kaldırılması için Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinin 2005/316 esas, 2008/320 sayılı ve 14.10.2008 tarihli kararı ile açtıkları davalarının kabul edildiğini, bu alacakları ile borcunun takas ve mahsubunu talep etmiş.Mahkemece, borçlunun talebini dayandırdığı takip dosyalarından birinde alacaklı olamadığı, diğer dosyanın ise itirazla durduğundan bahisle takas mahsup talebi reddedilmiş ise de, borçlunun dava dilekçesine ek olarak sunduğu Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2005/316 esas ve 2008/320 sayılı kararı fotokopisinde, davacının ........... A.Ş, davalının C.İ. olduğu ve davalının itirazlarının kaldırılmasına 14.10.2008 tarihinde karar verildiği anlaşılmaktadır. HGK.nun 12.10.1994 tarih ve 1994 / 251-593 sayılı kararında da benimsendiği üzere dar yetkili İcra Mahkemesinin yargılama usulü göz önünde tutulduğunda takip hukuku bakımından takas ve mahsup iddiası kural olarak ;1- Takasa konu alacağın İİK.nun 68. maddesindeki belgelere dayalı bulunması, VEYA,2- Bu alacakla ilgili olarak icra takibinin yapılmış ve takibin kesinleşmiş olması, YA DA, 3- Alacağın ilama bağlanması hallerinde nazara alınabilir.Borçlunun takas talebini İcra Mahkemesine beyan edebileceği gibi, bu başvurusunu İcra Dairesine sunması da mümkündür. Bu istem, takibin her safhasında bildirilebileceğinden herhangi bir süreye de tabi bulunmamaktadır. Dairemizin yerleşik içtihatları da bu yöndedir. O halde, Mahkemece, duruşma açılarak borçlunun talebinin dayanağını teşkil eden Asliye Ticaret Mahkemesi dosyası ile ilgili icra dosyaları da celp edilerek, gerektiğinde bilirkişi den de yararlanılmak suretiyle borçlunun takas-mahsup itirazının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm tesis isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 06.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.