Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8162 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 5856 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ: Bakırköy 1. İcra MahkemesiTARİHİ: 19/12/2006NUMARASI: 2006/863-1691Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusu tebligatın yapıldığı tarihten çok öncesinden beri müvekkilinin Federal Almanya'da ikamet ettiğini, tebligat yapılan adresle herhangi bir irtibatının bulunmadığını yapılan bu tebliğ işleminden 27.05.2006 tarihinde haberdar olduğunu öne sürerek tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine yöneliktir. Mahkemece, tebligatı yapan PTT memuru ve borçlunun gösterdiği tanıklar dinlenmiştir. İlgili PTT memurunun tebliğ işleminin kendisinin yaptığını muhatabın kapıyı açtığını, tebligatta ismi yazılı kişiyi sorduğunu ancak tebliğden imtina etmesi nedeniyle evrakı muhtara bıraktığını ve komşusu C. K.'a haber verdiğini ve işlemi bu şekilde tamamladığını ifade etmiştir. Ne var ki, mahalle muhtarlığınca icra takip dosyasına sunulan yazıda ise; "Posta memurunca yazılan beyanın doğru olmadığı adreste borçlunun oturmadığını adrese ihbar kağıdının bırakılmadığı, ilgilinin ikametgahının muhtarlığında olmadığı bildirilmiştir" Tanık olarak dinlenen M. Ö. De tebliğ işlemin yapıldığı adreste 2004 yılından beri S..... firmasının tekstil işi yaptığını bu yerde C. K. diye birinin çalışmadığını ve aynı isimde komşularının da olmadığını ifade etmiştir. PTT memurunun ifadesi ile diğer tanığın ifadeleri birbirini tutmamakta, mahalle muhtarlığının icra müdürlüğüne yazılan yazıda ise tanık olarak dinlenen M. Ö. ifadesinin doğrulandığı görülmektedir. PTT memurunun diğer tanıklarla çelişen ifadesi ve muhtarlığın yazısı karşısında borçlunun şikayet tarihinden önceki yurt dışına çıkış ve giriş tarihleri tespit edilip cevaplar alındıktan sonra ayrıca emniyete yazılan adres tespitine ilişkin yazı cevabı da beklenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 25.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.