Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8080 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 26479 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ: Söğüt İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 24/07/2009NUMARASI: 2009/2-2009/29Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı M.Ç.tarafından, kiracısı İ. A. hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istemli olarak başlatılan icra takibine borçlunun yasal sürede itiraz etmesi üzerine, alacaklının başvurusu sonucu Söğüt İcra Mahkemesinin 16.05.2008 karar ve 24.11.2008 kesinleşme tarihli, 2008/3-19 sayılı kararı ile adı geçen borçlunun itirazının kaldırılmasına ve temerrüt nedeniyle tahliyesine karar verildiği anlaşılmıştır. Tahliyenin infazı için henüz mecura gidilmeden, 3.kişi ....... Tic. Ltd. Şti. yetkilisi sıfatıyla borçlu İ.A.'ın icra müdürlüğüne verdiği 19.11.2008 tarihli dilekçe ile, taşınmazda asıl kiracının şirket olup, İİK. nun 276.maddesi uyarınca tahliyeden vazgeçilmesini veya dosyanın icra mahkemesine gönderilmesini talep etmesi üzerine, icra müdürlüğünce, İİK. nun 276/2.maddesine göre takip dosyasının icra mahkemesine gönderildiği görülmüştür.İİK. nun 276. maddesinin 1.fıkrası; “Tahliyesi istenen yerde kiracıdan başka bir şahıs bulunur ve işgalde haklı olduğuna dair resmi bir vesika gösteremez ise derhal tahliye olunur.”, son fıkrası ise; “Borçlunun nesep ve sebepten usul ve füruu, karı ve kocası ikinci dereceye kadar kan ve sıhri hısımları ve iş ortakları ile borçluya tebaan mecurda oturdukları anlaşılan diğer şahıslar bu madde hükmünün tatbikinde üçüncü şahıs sayılmazlar." hükmünü içermektedir. Somut olayda, dosyada mevcut ticaret sicil kayıtlarından, borçlu İ. A.ın, mecurda kiracı olduğunu iddia eden ........ Ltd. Şti. nin ortağı ve yetkili temsilcisi olduğu anlaşılmakta olup, anılan şirket, yetkilisi ve ortağı hakkında yapılan icra takibinde İİK. nun 276/son madde hükmü gereğince 3. kişi konumunda değildir. O halde, mahkemece İİK.nun 276/son maddesi hükmü nazara alınarak tahliyenin devamına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde taşınmazın tahliyesine yer olmadığı yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.Kabule göre de; mecurda kiracı olduğunu iddia eden....... Tic. Ltd. Şti. nin dayandığı 15.02.2007 tarihli kira sözleşmesi adi nitelikte olup İİK. nun 276/1. maddesinde belirtilen nitelikte bir belge olmadığı gibi, kiralayanı da alacaklı değildir. Bu nedenle anılan sözleşmeye dayalı olarak tahliyenin durdurulması istenemeyeceğinden, mahkemece taşınmazın tahliyesine yer olmadığı yönünde verilen karar yasaya uygun bulunmamıştır. SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 06.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.