Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7919 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 26662 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: Ankara 7. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 29/06/2010NUMARASI: 2010/685-2010/699Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;2577 Sayılı Kanun'un 28/2.maddesinde, tam yargı davaları hakkındaki kararlardan belli bir miktarı içerenlerin genel hükümler dairesinde infaz ve icra olunacağı yazılıdır. Bu durumda idari yargının edayı içeren ilamları icra dairesinde ilamlı takibe konu edilebilir.Hukuk Genel Kurulu'nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 E., - 1997/776 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere "ilamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür. Diğer bir anlatımla, hükmün içeriğinin aynen infazı zorunludur. O nedenle sınırlı yetkili icra mahkemesince ilamın infaz edilecek kısmı yorum yoluyla belirlenemez."Somut olayda, icra takibinin dayanağı olan Ankara 6.İdare Mahkemesi'nin 03.02.2010 tarih ve 2009/599 E., 2010/168 K. sayılı ilamı ile"...dava konusu işlemin iptaline, davacının uğramış olduğu parasal kayıpların dava tarihi olan 12.05.2009 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte tazmini isteminin kabulüne,..." karar verildiği ve hüküm fıkrasının bir tespit niteliğinde olup, alacaklı lehine, belli bir miktarın tahsiline dair eda hükmünü içermediği görülmektedir. İlamın davacı yararına hükmedilen yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin bölümü ise, bir tahsil (eda) hükmü niteliğinde olduğundan bu bölümün ilamlı takibe konu yapılması mümkündür.O halde mahkemece dayanak ilamın yargı gideri ve vekalet ücretine ilişkin kısmı dışındaki bölümünün, eda hükmü taşımadığı nazara alınarak, şikayetin kısmen kabulü ile yargı gideri ve vekalet ücreti kalemleri dışındaki kısımla ilgili takibin iptali ile yetinilmesi gerekirken, yazılı şekilde takibin tümden iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 28.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.