MAHKEMESİ: İstanbul 5. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 15/05/2012NUMARASI: 2011/1914-2012/747Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :İstem, icra memurunca M/V A. G..... isimli gemi üzerine konulan seferden men kararının kaldılmasına ilişkindir. Haciz, belirli bir para alacağının tahsilini sağlamak için borçluya ait mal ve haklara icra memurunun beyanı ile hukuken el konulmasıdır. Haczin uygulanmasından sonra icra dairesinin istediği zaman bu mallara el koyabilmek imkanına sahip olması gerekli olup, alacaklının onayı bulunmaksızın paraya çevirme imkanını zorlaştıracak nitelikte bir işlem yapılması mümkün değildir. Bu nedenle günün ekonomik koşuları gözetildiğinde haciz ile birlikte geminin seferden men edilmesinin borçlunun ekonomik anlamda mahfına neden olacağı, oysa İİK'nun 85. maddesinin böyle bir sonucu hedeflemediği, seferden alıkonulan geminin ve onu işletenin bu koşullar altında alacaklıyı tatmin edecek geliri temin etmekte de acze düşeceği gerekçe gösterilerek seferden men kararının kaldırılması yasaya uygun değildir. Diğer taraftan, TTK. nun 892 .maddesine göre, yola çıkmaya hazır bir gemi haczedilemez. Aynı kanunun 817.maddesinde ise; "Tekne, umumi donatım, makine, kazan gibi esas kısımları bakımından yapacağı yolculuğun (tamamıyla anormal tehlikeler hariç) deniz tehlikelerine karşı koyabilecek durumda olan bir gemi "denize elverişli"sayılır. Denize elverişli olan gemi, teşkilatı, yükleme durumu, yakıtı, kumanyası, gemi adamlarının yeterliği ve sayısı bakımlarından yapacağı yolculuğun (tamamıyla anormal tehlikeler hariç) tehlikelerine karşı koyabilmek için gerekli vasıfları haiz bulunduğu takdirde "yola elverişli" sayılır" hükmü yer verimiştir. Açıklanan yasal düzenlemeler karşısında, mahcuz geminin seferden menine dair icra müdürlüğünce verilen kararın kaldırılabilmesi geminin yola hazır olduğunun tespitine bağlıdır. Yasalarımızda "yola hazır gemi" yi açıklayan bir hüküm yoktur. Yola hazır gemi, bu gemiyi kiralayan, kaptanı ve gemi adamları tarafından bir deniz yolculuğuna çıkmaya fiilen ve hukuken hazırlanmış olan gemidir. Yükün tamamen yüklenmesinden sonra gümrük ve limana ilişkin işlemlerin yapılması ve belgelerinin kaptan tarafından alınması gereklidir. Bunun sonucunda gemi, denize ve yola elverişli olmalı, ayrıca liman ve gümrüklerle ilgili belgeler tamamlanmış bulunmalıdır. Bu durumda mahkemece, bilirkişi marifeti ile inceleme yapılarak geminin yola hazır gemi sayılıp sayılmayacağı belirlendikten sonra oluşacak duruma göre bir karar vermek gerekirken eksik inceleme ve yazılı gerekçeler ile şikayetin kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.