Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7647 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 31997 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Dava dışı borçlu hakkında başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde, 3. kişi olan Dışişleri Bakanlığı'na gönderilen haciz müzekkeresi ile, borçlunun doğmuş-doğacak hak ve alacakları ile hakediş ve teminatlarına haciz konulduğu, 3. kişi Dışişleri Bakanlığı'na izafeten ...'nün icra mahkemesine yaptığı şikayet başvurusunda, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 34. maddesine göre her ne suretle olursa olsun idarece alınan teminatların haczedilemeyeceği ve üzerine ihtiyati tedbir konulamayacağından bahisle teminatlardaki haczin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece, takip alacaklısının işçi olup sözkonusu teminatın da işçi alacakları için verildiği gerekçesiyle talebin reddedildiği, mahkeme kararının Dairemizce onanmasından sonra şikayetçinin karar düzeltme talebi üzerine Dairemizin 24/09/2013 tarih ve 2013/19906-29929 esas ve karar sayılı kararı ile bozulduğu anlaşılmıştır.Kamu İhale Kanunu'nun 34. maddesi gereğince; "Her ne suretle olursa olsun idarece alınan teminatlar haczedilemez ve üzerine ihtiyati tedbir konulamaz". Sözkonusu düzenleme nazara alındığında icra müdürlüğünce, borçlunun Dışişleri Bakanlığı nezdinde doğmuş ve doğacak bütün teminatlarına haciz konulması yönündeki işlemi yasaya aykırıdır. Dairemizin yukarıda anılan bozma kararında teminatın hangi iş için alındığına ilişkin araştırma yapılması gerektiğine işaret edilmiş ise de, yukarıda belirtilen emredici hüküm karşısında, mahkemenin bozmaya uymuş olması usuli kazanılmış hak teşkil etmez. O halde mahkemece, Kamu İhale Kanunu'nda yer alan emredici düzenleme gereğince şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.