Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7614 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 30678 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine, borçlunun yasal sürede icra dairesine verdiği dilekçe ile borca itiraz ettiği, alacaklının itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece itirazın kısmen kaldırılmasına karar verildiği görülmektedir.İİK'nun 68/1. maddesi gereğince, talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Yukarıda belirtilen kanun maddesinde yer alan yetkili makamların düzenledikleri belgelerin bu nitelikte belge kabul edilebilmeleri için, bu belgelerin, Kanunda, İİK’nun 68. maddesinde sayılanlardan olduğuna ilişkin özel hüküm bulunması gerekir. Somut olayda, alacaklının belediye başkanlığı yaptığı 1999-2004 dönemine ilişkin ...’ndaki emeklilik kesenekleri icmal bordrolarında adının bulunmadığı, bunun üzerine emekli olabilmek için emekli sandığı primlerinin alacaklı tarafından ...’na ödendiği, ardından borçlu ... Belediyesi’ne rücu edilerek sigorta prim bedellerinin talep edildiği, SGK’nun 20.02.2015 tarihli yazısına göre, alacaklı tarafından toplam 8.631,85 TL ödendiğinin bildirildiği, alacaklının, borçlu belediye tarafından...’a yazılan 18.07.2005 tarihli yazı ve primlerin ödendiğine dair dekontlara dayanarak takip başlattığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, takibe dayanak yapılan belgeler İİK'nun 68/1. maddesinde yazılı belgelerden olmadığı gibi, rücu alacağının varlığı ve ne miktarda tahsil edileceği hususu da genel mahkemelerde yargılamayı gerektirmektedir. Bir başka anlatımla dar yetkili icra mahkemesinde bu konunun incelenmesi ve değerlendirilmesi mümkün değildir. O halde mahkemece, itirazın kaldırılması isteminin reddi gerekirken, itirazın kısmen kaldırılmasına karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.