Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 754 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 9526 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Borçlunun, takip dosyasında haczedilen taşınmazının, İİK’nun 82/12. maddesi kapsamında haline münasip evi olduğunu ve 29.09.2015 tarihinde yapılan kıymet takdiri sırasında taşınmazına haciz konulduğunu öğrendiğini ileri sürerek haczin kaldırılması için şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, borçlunun takip dosyasına dilekçe sunduğu 14.07.2015 tarihi itibariyle hacizden haberdar olduğu gerekçesi ile şikayetin süre yönünden usulden reddine karar verildiği görülmektedir.İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar.Mahkemece, borçlunun şikayete konu hacze muttali olduğu kabul edilen takip dosyasına sunduğu 14.07.2015 tarihli dilekçesinde ... plaka sayılı aracına konulan haciz şerhinin kaldırılmasının talep edildiği görülmüş olup, anılan dilekçeden, borçlunun şikayete konu taşınmaz haczini öğrendiğinin kabulü mümkün değildir.Hal böyle olunca, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmaza, tapuda 14.01.2015 tarihinde haciz şerhinin işlendiği, borçluya İİK'nun 103. maddesine ilişkin davetiye tebliğ edilmediği, kıymet takdirine ilişkin keşfin ise 29.09.2015 tarihinde yapıldığı dosyadaki bilirkişi raporundan görülmüş olup, borçlunun hacizden en erken bu tarihte haberdar olduğu anlaşılmakla, 05.10.2015 tarihinde yapılan meskeniyet şikayetinin süresinde olduğunun kabulü gerekir.O halde, mahkemece borçlunun meskeniyet şikayetinin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile istemin süreden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.