Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7455 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 27056 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: Antalya 4. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 24/06/2010NUMARASI: 2010/383-2010/791Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklının, bonoya dayalı olarak borçlu hakkında başlattığı genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine karşı, borçlu vekilinin yasal 7 günlük süre içerisinde icra dairesine başvurarak, borcun tamamına, aslına ve ferilerine itiraz ettiği ve dolayısıyla İİK’nun 62. maddesi uyarınca icra takibinin durduğu; mahkemece de alacaklı vekilinin itirazın kaldırılması isteminin kabulü ile borçludan %40 oranında icra ve inkar tazminatının tahsiline karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK’nun 68/1 maddesinde; “talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmî dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenitse, alacaklı itirazın kendisine tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir. “ yasal düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda icra takibinin dayanağı olan senetlerin incelenmesinde, alacaklının aval veren, borçlunun ise keşideci olduğu; bu durumda aynı senetten doğan borçtan birlikte sorumlu olan avalist ......’in, keşideci ...... hakkında ilamsız icra takibi yapmasına yasal olarak imkan bulunmadığından itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken bu husus gözardı edilerek istemin kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 25/04/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.