Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7448 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 25425 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ: Gaziantep 3. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 22/05/2009NUMARASI: 2009/295-2009/454Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun “Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina” başlıklı 21. maddesinde; “Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru, tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memuruna imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya bildirir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.” hükmü yer almaktadır. Madde bu haliyle iki hali birlikte düzenlemiştir. Bunlardan ilki “adreste bulunmama”, diğeri ise “tebellüğden imtina”dır. İmzadan imtina nedeniyle 7201 Sayılı Kanun’un 21.maddesine göre tebligat yapılması halinde Tebligat Tüzüğü’nün 28.maddesinin uygulama yeri bulunmamaktadır.Somut olayda borçlunun tebliğ olunacak evrakı almaktan imtina etmesi üzerine, ödeme emri tebliğ evrakı, 7201 sayılı Tebligat Kanununun 21.maddesine göre mahalle muhtarına teslim edildiğinden Tebligat Tüzüğü’nün 28.maddesinin uygulanması gerekmez. Yapılan tebliğ işlemi mahkemece de kabul edildiği gibi bu haliyle yukarıda açıklanan yasa hükümlerine ve usulüne uygundur.O halde mahkemece borçlunun tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayetinin reddi gerekirken kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 30.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.