Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 744 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 22975 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :1) Borçlulardan ... Sigorta ve ... Brok. Hiz. A.Ş. yönünden temyiz itirazlarının incelenmesinde;Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK.nun 366. ve HUMK.nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), 2) Borçlulardan ... yönünden temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Borçlu vekilinin, borçlulara ve vekil olarak kendisine usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş bir tebligat bulunmadığını ileri sürerek, 25.06.2015 tarihinde yapılan taşınmaz ihalesinin feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür.7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11 ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde, tebligatın vekile yapılması zorunludur. Somut olayda borçlu ... vekili Av. ...'ın, 06.03.2014 tarihinde, asıl icra dosyası olan ... 10. İcra Müdürlüğü'nün 2012/1813 E. sayılı takip dosyasına, ... Nöbetçi İcra Müdürlüğü kanalı ile gönderilmek üzere borca itirazlarını bildirir dilekçe sunduğu, Av. ...'in de vekil tayin edildiği ve vekaletname sunduğu görülmektedir. Bu durumda, yukarıda açıklanan maddeler gereğince, borçluya yapılacak satış ilanı ile tüm tebligatların, vekile tebliği gerekir. Talimat icra dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olması, borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmaz. Öte yandan, vekilin satış kararından önce azledildiğine veya vekalet görevinden çekildiğine dair bir belge de bulunmamaktadır. Emredici nitelikteki bu düzenlemelerden kaynaklanan yasal zorunluluğa aykırı olarak, vekili varken asile gönderilen satış ilanı tebligatı yok hükmünde olup sonuç doğurmaz. Şu hale göre, vekil ile takip edilen işlerde vekile tebligat zorunlu olduğundan, asile yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmaması da sonuca etkili değildir.Diğer taraftan, borçlunun satışa hazırlanabilmesi, kendince gerekli duyuruları yapabilmesi ve daha fazla müşteri bulabilmesi için satış ilanı borçluya satıştan makul bir süre önce tebliğ edilmelidir. Şikayetçi borçlu ... vekilinin 22.06.2015 tarihinde satışın durdurulması istemli olarak başvuruda bulunması sebebiyle satıştan haberdar olduğu kabul edilse dahi, satış tarihinin 25.06.2015 olduğu göz önünde bulundurulduğunda borçlu vekilinin ihale konusu taşınmazın birinci açık artırma tarihinden önce makul süre içerisinde ihaleden haberdar olmadığı anlaşılmaktadır. İİK'nun 127. maddesi gereğınce taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde, mahkemece, borçlulardan ... yönünden şikayetin kabulü ile yukarıda açıklanan nedenle ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlu ...'ın temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.