Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 7434 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 27019 - Esas Yıl 2010
MAHKEMESİ: Eskişehir 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 25/08/2009NUMARASI: 2009/597-2009/769Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : İİK.nun 45. maddesi gereğince rehin ile temin edilmiş bir alacağın borçlusu iflasa tabi şahıslardan olsa bile alacaklı, yalnız rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapabilir. Ancak, rehnin tutarı borcu ödemeye yetmezse alacaklı kalan alacağını iflas veya haciz yolu ile takip edebilir. Ayrıca, Hukuk Genel Kurulu’nun 18.4.2001 gün ve 2001/12-354E. 2001/367K. sayılı kararında ".... özellikle takip konusu alacağın rehin tutarı ile karşılanamayacağının belirgin olması karşısında, tüm alacak için tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile haciz yolu ile takip yapılmasında usulsüzlük bulunmadığı....." da açıklanmıştır.Borçlunun bu konudaki başvurusu bir hakkın yerine getirilmemesine ilişkin bulunduğundan İİK’nun 16/2 maddesi uyarınca süresiz şikayete tabidir.Somut olayda, taraflar arasında aktedilen kredi sözleşmesine istinaden 11 DD 321 plakalı araç üzerinde 22.06.2007 tarihli taşıt rehni tesis edildiği anlaşılmaktadır. Alacaklının genel kredi sözleşmesinden doğan 51.843,60 TL asıl alacak ve ferilerinden oluşan toplam 64.560,68 TL alacağı için borçlu aleyhinde ilamsız icra takibine giriştiği; 22.06.2007 tarihli oto satış sözleşmesine göre rehin konusu aracın kasko bedelinin 73,950 TL, tarafların kendi beyanlarına göre de 65.000.TL olduğu, fiili haciz tutanağına göre değerinin ise 40.000.TL olup icra müdürlüğünce dosya borcunun 37.991,46 TL olarak bildirildiği (borçlunun borca ve faize yönelik itirazları gözönünde tutulmadan yapılan 20.08.2009 tarihli borç hesabına göre işlem yapılamayacağından) dikkate alındığında, alacağın rehin tutarı ile karşılanabilir bir miktar bulunduğu gözetilerek şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken hatalı hesaplamaya dayalı borç tutarına itibar edilerek sonuca gidilmesi ve şikayetin reddi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 25/04/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.