Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 732 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 25902 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ....... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :1-Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde:Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçlunun temyiz itirazlarının (REDDİNE);2-Alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi:Borçlu tarafından, hakkında başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takipte haczedilen taşınmazlar hakkında, İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi kapsamında haczin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece şikayetin kısmen kabulü ile borçlunun mesken olarak kullanma iradesini gösterdiği ve tam hisse ile malik olduğu 1894 ada 1 parsel sayılı meskenin haline münasip olduğundan bahisle haczin kaldırılmasına karar verildiği görülmektedir.Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller. Ancak, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, 1894 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerinde haciz tarihinden önce 23.07.2009 tarihli...... lehine tesis edilmiş ipoteğin mevcut olduğu görülmektedir.O halde mahkemece, lehine ipotek şerhi olan bankadan ipoteğin mahiyeti, verilme nedeni sorularak ve tapudan ipotek akit tablosu getirtilerek zorunlu ipotek olup olmadığı, zorunlu ipotek değil ise haciz tarihinden önce ipoteğe konu borcun ödenip ödenmediği tespit edilerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.Yapılacak araştırmada ipoteğin zorunlu ipotek olduğunun tespit edilmesi halinde ise; asıl olan borcun ödenmesi olduğundan, borçlunun mutlaka meskeniyet şikayetinde bulunduğu yerde veya o yere yakın yerde meskeninin bulunması zorunlu omladığı için borçlunun daha mütevazı niteliklere sahip yerlerde daha küçük haline münasip meskeni edinebileceği miktarın da belirlenmesi gerekir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş; bilirkişilerden ek rapor alınarak borçlunun açıklandığı üzere, bulunduğu yerden daha mütevazi koşullara sahip yerlerde haline münasip evi alabileceği değerin ve ilaveten borçlu ile birlikte oturan kişilerin sosyal ve ekonomik durumları ile kanunen bakmakla yükümlü olup olmadığının da belirlenmesi gerekir. Bu tespitlerden sonra borçlunun haline münasip ev alabileceği miktar, mahcuzun değerinden az ise mahcuzun satılarak, borçlunun haline münasip ev alması için gerekli bedelin kendisine, artanın alacaklıya ödenmesine, satışın borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi de doğru bulunmamıştır. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/01/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.