MAHKEMESİ: Manisa 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 15/09/2009NUMARASI: 2009/184-2009/308Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Takibe konu edilen Manisa 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22/05/2008 tarih ve 2006/41 Esas, 2008/134 Karar sayılı daire ilamı ile cins, vasıf ve adetleri yazılı menkul malların aynen borçludan alınarak alacaklıya iadesine ve teslimine, aynen teslimi mümkün bulunmadığı taktirde bedelleri tutarının (15.066,59 TL'nin) dava tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte borçludan tahsili ile alacaklıya verilmesine karar verilmiştir. 25/11/2008 tarihinde bu ilam gereği başlatılan ilamlı icra takibinde ilam hükmünün aynen infazı istenmiş, borçluya (4-5) icra emri tebliğ edilmiştir. Borçlu vekili tarafından icra müdürlüğüne ve bilahare mahkemeye başvurularak, aynen teslimi istenen malzemeler tamamının; alacaklının üçüncü kişiye olan borcu nedeniyle haczedildiği, bu konunun alacaklıya ihtar olunduğu, malların alacaklıdan kaynaklanan nedenlerle teslimi mümkün olmadığı için sorumluluklarının sadece ilam yargılama gideri, vekalet ücretine..... yönelik olduğu belirtilmiş ve aynen teslimi istenen taşınırlar bakımından icranın geri bırakılması talebinde bulunulmuştur. Manisa 1. İcra Mahkemesi'nin 07/04/2009 tarih, 2008/758 Esas ve 2009/99 sayılı kararı ile borçlu istemi yerinde görülmemiş, ancak "bu tür ilamlarda örnek (4-5) icra emri değil, örnek (2) icra emri düzenlenmeli" gerekçesiyle şikayet kabul edilerek, 25/11/2008 tarihli icra emrinin iptaline karar verilmiş, anılan mahkeme kararı doğrultusunda borçlu tarafa örnek (2) nolu icra emri 07/05/2009 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu vekili tarafından şikayet dilekçesinde belirtilen nedenlerle ve İİK'nun 33. maddesi uyarınca icranın geri bırakılması talebinde bulunulmuştur. İİK'nun 33/1. maddesine göre, "icra emrinin tebliği üzere borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı, imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tastik edilmiş, yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği taktirde icra geri bırakır...." yasadaki itfa sözcüğünden sadece "ödeme" anlaşılmayacağı tabii bir durumdur. Bunun yanında ikna, bağışlama, af, terkin, takas, alacaklı ve borçlu sıfatının birleşmesi gibi alacağı sona erdiren her türlü hukuki sebep, itfa kavramı içinde kabul edilmelidir. Somut olayda, takibe konu edilen ilamda, "aynen teslimine karar verilen menkullerin" ilgili takip alacaklısının borçlu, ve alacaklısının üçüncü kişi (... olduğu) Manisa 2.İcra Müdürlüğünün 2006/1718 Esas sayılı takip dosyasından verilen talimat gereğince Turgutlu İcra Müdürlüğünün 2006/206 talimat sayılı dosyası üzerinden 02/03/2006 tarihinde haczedilerek yediemin olarak (şikayete konu edilen takip dosya borçlusu ... bırakıldığı, o takip dosyası borçlusu konumundaki ...şikayetin üzerine Manisa İcra Mahkemesinin 16/05/2006 tarih ve 2006/231 E, 2006/236 K. ile yediemin değişikliğine karar verildiği ve anılan karar doğrultusunda Turgutlu (2) Ahmetli İcra Müdürlüğünün 2008/184 talimat dosyası ile 12/11/2008 tarihinde işlem yapılarak menkullerin tekrar haczedilip üçüncü bir kişiye yediemin olarak bırakıldığı, ve Manisa 2. İcra Müdürlüğünün 2006/1718 Esas sayılı aynı takip dosyası talimatıyla 18/12/2008 tarihinde ücüncü kişi ..'.. satıldığı anlaşılmıştır. Şu durumda şikayete konu edilen Manisa 4. İcra Müdürlüğünün 2008/5138 Esas sayılı takip dosyasının başlatıldığı 25/11/2008 tarihi itibariyle takibe konu edilen menkuller, alacaklının üçüncü kişiye olan borcu nedeniyle (12.11.2008 tarihinde) haczedilip üçüncü kişiye yediemin olarak teslim edildiği sabittir. Borçlu yedieminde bulunmayan bir malı teslim etmeye zorlanamayacağı gibi, menkullerin bedelinin kendisinden istenmesi de mümkün olmadığı için borçlu isteminin kabulü yerine yazılı gerekçeyle eksik incelemeyle istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 29/03/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.