MAHKEMESİ: Bursa 5. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 04/06/2010NUMARASI: 2009/1434-2010/527Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : 7201 Sayılı Tebligat Kanunun 12. maddesine göre hükmi şahıslara tebligat selahiyetli mümessillerine bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır. Aynı kanunun 13. maddesine göre de, tebliğ yapılacak bu kişiler herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde tebliğ orada hazır bulunan memur ve müstahdemlerinden birine yapılır. Tebligat Tüzüğünün 18. maddesinde de, tüzel kişi adına tebliğ yapılacak kimseler herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde bulunmadığı veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde tebliğin, orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı, kendisine tebliğ yapılacak memur veya müstahdemin tüzel kişinin o yerdeki teşkilatı veya personeli içinde vazife itibariyle tebligatın muhatabı olan tüzel kişinin yetkilisinden sonra gelen bir kimse veya evrak müdürü gibi esasen bu kabil işlerle vazifelendirilmiş biri olması lazım geleceği, bunların da bulunmadığı tebliğ mazbatasında tespit edildiği takdirde o yerdeki diğer memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı hüküm altına alınmıştır.Somut olayda borçlu şirkete çıkartılan satış ilanının “muhatap tebliğ anında adreste bulunmadığından aynı konutta oturan yetkili ........’na tebliğ edildi" şerhiyle tebliğ edildiği görülmüştür. Dava dosyasında bulunan Bursa Ticaret Sicil Memurluğu’nun imza sirkülerine göre, 12.03.1996 tarihinden 23.06.2011 tarihine kadar şirket yetkilisinin .... olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda şikayetçi tüzel kişiye yapılan tebligat, yetkili kişiye yapılmadığından usulsüzdür. Dairemizin süreklilik arz eden içtihatlarına göre, borçluya satış ilanının usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. Bu nedenle istemin kabulü gerekirken satış ilanının yetkiliye tebliğ edildiğinden bahisle reddi isabetsizdir. Ayrıca şikayetçi olan diğer borçlu ......’a yapılan tebligatın usulsüzlüğü de ileri sürülmesine rağmen mahkemece bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi de doğru görülmemiştir.SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 19.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.