Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 6896 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 3790 - Esas Yıl 2008
MAHKEMESİ: Kayseri 2. İcra MahkemesiTARİHİ: 05/12/2007NUMARASI: 2005/976-2007/1049Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlunun şikayeti, takibin kesinleşmesi üzerine ipotekli taşınmaz üzerinde yeralan mütemmim cüz ve teferruat niteliğindeki menkuller üzerinde bulunan haczin kaldırılmasına ilişkindir. MK.nun 684.maddesi hükmüne göre mütemmim cüz niteliğindeki şeyler, bütünden ayrı haczedilemez. Nitekim, somut olayda da bilirkişiler raporunda 10 adet makinenin mütemmim cüz niteliğinde olduğu açıkça belirlenmiştir. Bu durumda, bu makinelerle ilgili haczedilemezlik şikayetinin kabulü yerine reddi doğru değildir. Öte yandan kural olarak eklentinin taşınmazdan ayrı olarak haczi mümkündür. Yani alacaklılar fabrika binasını satmadan binada bulunan eklenti niteliğindeki malları ayrı ayrı haczedebilir ve satabilirler. Zira, eklentinin taşınmaz yok edilmeden, zarara uğratılmadan veya yapısı değiştirilmeden ondan ayrılması mümkündür.(MK.nun 686.maddesi hükmüne göre mahcuzların gerçekten teferruat niteliği taşıdığı bilirkişiler tarafından tespit edilmesi zorunludur.)İrdelenmesi gereken bir başka husus da, gerçekte teferruat niteliği tespit edilen mahcuzların İİK.nun 83/c maddesi gereğince ipotek akit tablosunda yer alması halinde taşınmazdan ayrı haczi mümkün değildir. Birbaşka anlatımla bu maddenin uygulanabilmesi için mahcuzun hem ipotek akit tablosunda yazılı olması hem de MK.nun 686.maddesinde tarif edilen şekilde eklenti niteliğini taşıması zorunludur. Somut olayda gözlendiği gibi bilirkişi raporunun sonuç bölümünün "e" fıkrasında teferruat niteliğinde sayılan mahcuzların, bütünden ayrı olarak haczedilebileceği ayrıntılı olarak incelenerek belirlenmiştir. Bu durumda Mahkemece yapılacak iş; şikayete konu mahcuzların gerçekde TMK.nun 686.maddesinde açıklandığı gibi teferruat niteliğinde olup olmadığı tesbit edildikten sonra TMK.nun 686/1 ve 862/1 maddeleri gereğince rehin kapsamında kaldığından (İİK.nun 83/c koşullarında ipotek akit tablosunda yazılmasa dahi) haczedilemeyeceği göz önünde tutularak teferruat niteliğinde bulunmayan mahcuzların ise haczedilebileceği düşünülerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 04/04/2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.