MAHKEMESİ: Antalya 5. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 13/09/2012NUMARASI: 2012/381-2012/790Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı vekili, Antalya l.İcra Müdürlüğü'nün 2012/979 E sayılı dosyası ile davalılar aleyhine çeke dayalı takip başlattıklarını, borçluların takibe itiraz ettiklerini ve takibin durdurulduğunu, itirazın haksız olduğunu beyanla itirazın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, takibe dayanak çek 20.04.2010 keşide tarihli olup aynı tarihte bankaya ibraz edilmek suretiyle karşılığı bulunmadığı yönünde şerh yazıldığı, icra takibinin 29/03/2012 tarihinde başlatılmış olup, bu haliyle takip dayanağı belgenin yazılı delil başlangıcı niteliğinde bulunduğu, alacağın varlığının yargılamayı gerektirdiği ve İİK'nun 68. maddesinde sayılan belgelerden olmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.TTK.nun 708. ve 720. (6102 Sayılı yeni TTK. 796 ve 808) maddeleri gereğince takip dayanağı çekin yasal süresinde ödenmek üzere muhataba ibraz edilmesi zorunludur. Süresinde ibraz edilmiş olan çekin ödenmediğinin aynı Kanunun 720/2. (6102 SY. 808/1-b) maddesi gereğince; (muhatap tarafından, ibraz günü de gösterilmek suretiyle "çekin üzerine yazılmış olan tarihli bir beyanla") belirlenmesi halinde hamilin cirantalar, keşideci ve diğer çek borçlularına karşı müracaat hakkının varlığından söz edilebilir.TTK.nun 721/1. (6102 SY. 809/1) maddesine göre de; (çekin ibraz müddeti içinde muhatap bankaya ibrazı protesto veya buna muadil işlemle tesbit edildiği takdirde) yasal şekilde ibraz edildiğinin kabulü gerekir.Somut olayda; takip dayanağı 20.04.2010 keşide tarihli 9.300 TL bedelli çekin yasal süresinde bankaya ibraz edildiğinden yukarıdaki hükümler gereğince çek TTK hükümleri uyarınca kambiyo niteliğini taşımaktadır. Çekin karşılığı tahsil edilmediği için alacaklı tarafından keşide tarihinden yaklaşık 2 yıl sonra takibe konulmasında yasal bir engel bulunmamaktadır. Borçlu tarafından çekteki imzaya itiraz edilmediği borca itiraz edildiği için işin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.