MAHKEMESİ: Ankara 3. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 26/12/2006NUMARASI: 2006/823/1092Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Ordu - Giresun Doğal Gaz Boru Hattı 3 İnşaat hizmetleri sözleşmesine dayalı olarak, iş bu sözleşmenin tarafları AZK İnş. Tic. San. A.Ş. ve S.... İnş.Tic.San.A.Ş. ile AZK İnş. Tic. San. A.Ş. Ortak Girişimi adına hareket eden N. S. hakkında ilamsız takip yapılmaktadır.AZK. inş. A.Ş.- S..... İnş. A.Ş. Ortak Girişim adına hareket eden N. S. vekili, ödeme emri tebliği usulsüz olduğundan bahisle iptalini ve icra müdürlüğü tarafından verilen 16.11.2006 tarihli haciz ihbarnamesi gönderilmesi kararının iptalini İcra Mahkemesinden istemektedir. Yine yukarıda adı geçen tüm takip borçluları 04.12.2006 tarihinde İcra Mahkemesinden, Adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından, taraf ehliyetine haiz olmaması nedeniyle hakkında takip yapılamıyacağını belirterek adi ortaklık hakkındaki takibin iptalini istemektedirler. İcra Mahkemesince her iki talep birleştirilerek; adi ortaklık aleyhine takip yapılamıyacağından, ortak girişim hakkındaki takibin iptaline diğer talep hakkında da karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm tesis olunmuştur.HGK.nun 18.10.2003 tarih 2003/12-574-564 sayılı kararında da vurgulandığı üzere ortak girişim, iki veya daha fazla gerçek veya tüzel kişinin belli bir amaca ulaşmak için, katkılarını birleştirdikleri bir ortaklık türü olup, tüzel kişilikleri olmadıklarından taraf ehliyeti yoksa da, somut uyuşmazlıkta, ortak girişimin ortakları 25.08.2005 tarihli kararla münferit imzasıyla ortaklığı sınırsız temsil ve ilzama yetkili olmak üzere Nihat Sürgüt'ü takip etmişlerdir ve takipte ortak girişim adına hareket eden N. S. adına yapılmaktadır. Bu durumda ortak girişimin husumet ehliyeti bulunmadığından söz etmek mümkün değildir. BK.nun 533 maddesine göre adi ortaklıkta şirket namına ortakların biri tarafından yapılan işlem temsil hükümleri uyarınca diğerlerini de alacaklı veya borçlu kılar. Meğer ki şirket ortaklarından birine şirket işlerini idare görevi verildiği ispatlanması uyuşmazlık konusunda 25.08.2005 tarihli kararla Nihat Sürgüt ortaklığı temsil ve ilzama yetkili kılınan kişidir. Açıklanan nedenlerle ortak girişim hakkındaki takibin iptaline dair icra mahkemesi kararı yerinden değildir. Ortak girişim vekilinin 22.11.2006 tarihli İcra Mahkemesinin 2006/823 E. sayılı dosyadan yaptığı başvurusu hakkında inceleme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerikirken konusu kalmadığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm tesisi isabetsizdir.Diğer yandan tüm takip borçlularınca, İcra Mahkemesince birleştirilen 2006/855 E. sayılı takip dosyasına 04.12.2006 tarihli ortak girişim hakkındaki takibin iptali talebi ile yaptıkları başvuru, borçluların takibe muttali olduklarını beyan ettikleri 21.11.2006 tarihinden itibaren yasal yedi günlük şikayet süresinden sonra yapılmış bulunduğundan istemin süre yönünden reddi gerekirken, süreye tabi bulunmadığından bahisle esasın incelemesi de doğru bulunmamıştır.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 05.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.