MAHKEMESİ: Mersin 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 17/12/2010NUMARASI: 2009/1058-2010/1193Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu . T. L. Ş hakkında 31.08.2009 keşide tarihli ve 28.400 TL miktarlı çeke dayanılarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine geçilmiş, borçlu şirket temsilcisi; çekteki imzanın şirket yetkilisine ait olmadığını ileri sürmüş, mahkemece verilen imza yetkisi gereği itirazın reddine karar verilmiştir. B.K. 388/son maddesine göre "… hususi bir selahiyeti haiz olmadıkça vekil, dava ikame edemez, sulh olamaz, tahkim edemez, Kambiyo taahhüdünde bulunamaz…" Bu durumda ve yerleşik Yargıtay uygulamasına göre de, vekile verilen vekaletnamede çek düzenlemesi için “açıkça yetki verilmesi” zorunludur. Dosyaya sunulu Mersin 6. Noterliğince düzenlenen 16.05.2006 tarih ve 16024 yevmiye nolu vekaletname ile, şirket yetkilisi tarafından ... taşınmz mal satın almak, ... taşınmaz mal satmak,...ipotek tesis etmek,...banka şubelerinde her türlü hesap açmaya, para yatırmaya ve para çekmeye, hesapları kapatmaya, yeniden açtırmaya,... dilediği banka şubesinden çek karnesi teslim almaya, iade etmeye... yetkili kılındığı” görülmektedir. Vekalette yer alan ibarelere göre, vekile her ne kadar çek karnesi teslim alma konusunda yetki verilmiş ise de; anılan kanun uyarınca açıkça çek düzenleme yetkisinin verilmediği anlaşılmaktadır.Bu durumda bonoyu imzaladığı kabul edilen Tahsen sorumluluğu söz konusu olabilir. Açıklanan nedenlerle borçlu itirazının kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine dair hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 17/01/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.