Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6459 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 34087 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 14/02/2012NUMARASI: 2011/751-2012/108Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının reddini/bozulmasını mutazammın 20.09.2012 tarih ve 2012/13698-27243 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlu R.Ç. tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :İİK.nun 54. maddesinde, "Mümessili olmayan bir tutuklu veya hükümlü aleyhine takipte, mümessil tayini vesayet makamına ait olmadıkça, icra memuru bir mümessil tayin etmesi için kendisine münasip bir mühlet verir ve takibi bu sürenin bitmesine bırakır. Bu mühlet içinde temsilci tayin edip bildirmeyen tutuklu veya hükümlü hakkında takibe devam olunur" hükmü yer almaktadır.Somut olayda, ihalenin 05.09.2011 tarihinde gerçekleştirildiği, borçlunun 06.08.2011 tarihinde tutuklandığı ve şikayete konu ihalenin yapıldığı tarihte tutuklu olduğu İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 02.12.2011 tarihli yazısından anlaşılmaktadır. İİK.nun 54. maddesi gereğince, tutuklu veya hükümlüler aleyhine yapılan icra takibine, mümessil tayini suretiyle devam edilebilir. Ancak verilen sürede mümessil tayin edilmediği takdirde icra takibi sürdürülebilir. Yasanın emredici bu kuralına uyulmadan yapılan işlemler hükümsüz olacağından borçlunun sonradan bu hususu ileri sürmesi dinlenmesine engel teşkil etmez. Bu sürede icra takip işlemi yapılamaz. Satış işlemi de bir icra takip işlemi olduğuna göre icra müdürlüğünce İİK.nun 54.maddesi gereğince işlem yapılması gerekirken takibe devam edip satış işlemini gerçekleştirmesi yasal değildir. O halde mahkemece açıklanan nedenle borçlu R.Ç.'ın şikayetinin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken reddi yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, kararın bu nedenle de bozulması gerekirken Dairemizce onandığı anlaşılmakla borçlunun karar düzeltme talebinin kabulü gerekmiştir.SONUÇ :Borçlu Recep Çakmak'ın karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 20.09.2012 tarih ve 2012/13698 Esas - 2012/27243 Karar sayılı red/bozma kararının borçlunun temyiz talebinin reddine dair kısmının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenle de İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 28/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.