Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6375 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 3677 - Esas Yıl 2007





MAHKEMESİ: Sarıyer İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 20/09/2006NUMARASI: 2006/59-193Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede dosya borcunun ödendiği nedeniyle İİK. nun 71.maddesine dayalı itfa itirazıdır. İcra takibi 21.02.2003 tarihinde 1.489,50-YTL. toplam alacak için yapılmış olup, itfa itirazının yapıldığı 10.03.2006 tarihi itibari ile dosya borcunun fer’ileri ile beraber ulaştığı rakam ihtilaf konusu miktardır. Her ne kadar bu tarih itibariyle icra dosyasında yapılmış bir hesap tablosu yok ise de, borçlunun ödediğini iddia ettiği 3.240,00-YTL. nin dava konusu olarak kabulü halinde dahi bu miktarın 4949 Sayılı Yasa ile değişik İİK.nun 363/2.maddesinde öngörülen ve karar tarihi itibari ile uygulanması gereken 3.120,00-YTL. lik temyiz sınırının üzerinde olması nedeniyle mahkeme kararının temyizi kabildir. Bu nedenle alacaklı vekilinin temyiz talebinin reddine ilişkin 20.09.2006 tarih 159-193 sayılı mahkeme kararı yerinde görülmediğinden oybirliğiyle kaldırılmasına karar verilerek 28.07.2006 tarihli ve aynı sayılı hükmün temyiz incelemesine geçildi:İİK.nun 71/1.maddesi gereğince borçlu, “takibin kesinleşmesinden sonraki devrede” borcun ve fer’ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman tetkik merciinden isteyebilir. Somut olayda borçlunun itirazına dayanak yaptığı ödeme belgelerinin incelenmesinde, hiç birinde takip dosyası veya takibe konu borç için yapıldığına dair bir açıklamanın bulunmadığı ve icra takip dosyasına açık bir atıf yapılmadığı gibi, 1.240,00-YTL.lik ve 400,00-YTL.lik ödemelerin ise alacaklı veya alacaklı vekiline yapılmadığı görülmektedir. Alacaklı vekili de bu ödemelerin şikayete konu icra takip dosyası için değil, başka alacaklar nedeniyle olduğunu ileri sürerek kabul etmediğini beyan etmiştir. Bu durumda anılan ödeme belgelerinin İİK. nun 71.maddesine uygun itfa belgesi olarak kabulü mümkün değildir. O halde Mahkemece, borçlunun itfa itirazının reddi gerekirken, bilirkişiye taraflar arasındaki diğer borç ilişkilerini incelettirmek suretiyle ödemelerin bu dosya için yapılmış olduğu sonucuna varılarak takibin durdurulması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 03.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.