MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Dairemizin 06.05.2013 tarih, 2013/8859 Esas-17241 Karar sayılı ilamı ile; "Alanya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2000/181 E.,2008/573K. sayılı itirazın iptali hakkındaki ilamın 3. maddesinde belirtildiği şekilde icra takibinin başlamasından sonra haricen alacaklıya yapılan ödemeler ile ilgili taraf beyanı alınarak söz konusu ödemelerin şikayet konusu edilen takip dosyası borcuna ilişkin olup olmadığı tespit edilip, yine dosya kapak hesabındaki faiz itirazı konusunda gerektiğinde denetime elverişli bilirkişi incelemesi yaptırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekçesiyle" mahkeme kararının bozulduğu, mahkemece bozma ilamı doğrultusunda alacaklı tarafa yapılan ödemeler ile ilgili taraf beyanına başvurularak, takipten sonra farklı tarihlerde yapılan bu ödemeler ile faiz itirazı konusunda 28.04.2014 tarihli bilirkişi raporu aldırıldığı; alınan raporda takip sonrası yapılan ödemelerin ana paradan mahsup edildiği, takip sonrası için faiz oranının ise %165 olarak alındığı, mahkemece alınan bu rapor doğrultusunda karar verildiği anlaşılmıştır.1-Alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesinde;Sair temyiz nedenleri yerinde değil ise de; Takip tarihi itibariyle olaya uygulanması gereken 818 Sayılı BK'nun 84/1. maddesinde; "Borçlu faiz veya masrafları tediyede gecikmiş değil ise kısmen icra eylediği tediyeyi resülmale mahsup edebilir'' düzenlemesine yer verilmiştir. Buna göre; borçlu, faiz ve masrafları ödemedikçe kısmi ödemeler ana paradan mahsup edilemez. Şu halde, BK'nun 84. maddesi uyarınca, kısmi ödemelerin öncelikle faiz ve masraflardan mahsup edilmesi, geriye kalan paranın ise asıl alacaktan indirilmesi ve her ödeme yapıldıkça bakiye alacağın bu suretle saptanması gerekir.Somut olayda hükme esas alınan bilirkişi raporunda, her ne kadar takip sonrası yapılan ödemeler ana paradan mahsup edilmiş ise de, itirazın iptali davasının hüküm bölümünün 3 numaralı maddesinin, yapılan ödemelerin ana paraya mahsuben yapıldığının dikkate alınması yönünde olduğu, ana paradan mahsup edilmesi gerektiği yönünde olmadığı anlaşılmıştır.Bu durumda takipten sonra yapılan ödemelerin ana paradan mahsubu isabetsiz olup, mahkemece yukarıda değinilen ilke ve esaslar göz önünde bulundurularak takipten sonra yapılan ödemeler ile ilgili 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 84. maddesi de dikkate alınmak suretiyle hükme elverişli ve denetime imkan verecek şekilde bilirkişi raporu aldırılarak oluşacak sonuca göre karar vermesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.2-Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde ise; Genel kredi sözleşmesinden kaynaklı haciz yoluyla takibe karşı, borçlunun aynı zamanda hesaplanan ve talep edilen %165 faiz oranının fahiş olduğunu, mürekkep faiz uygulandığını belirterek itirazda bulunduğu, itiraz üzerine Alanya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen itirazın iptali davasında 21.11.2008 tarih, 2000/181 Esas, 2008/573 Karar sayılı verilen kararda; takipten sonrası için işleyecek faiz ile ilgili hüküm kurulmadığı, asıl alacak ve temerrüt faizi ile ilgili hüküm kurulduğu, dolayısıyla takipten sonrası için istenilen %165 faiz oranının kesinleşmediği anlaşılmıştır. Bu durumda bilirkişi tarafından takip sonrası için faiz oranının %165 olarak uygulanması doğru bulunmamıştır.O halde, mahkemece borçlunun kademeli faiz oranı uygulanması yönündeki talebi açıklattırılarak, beyanı doğrultusunda takipten sonrası için istenilen faiz ile ilgili denetime imkan verecek şekilde bilirkişi incelemesi yaptırılıp oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken hatalı bilirkişi raporuna dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz isteminin kısmen, borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.