Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 612 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 20284 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ : Ümraniye 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 20/04/2010NUMARASI : 2009/1012-2010/310Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :1) İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına HUMK’nun 438. ve İİK’ nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi;2) İİK'nun 68/1. maddesi gereğince alacaklının takibi, imzası ikrar ve noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri makbuz veya belgeye dayalı ise, alacaklı itirazın kaldırılmasını isteyebilir. İİK. nun 68/1. maddesinde yer alan yetkili makamların düzenledikleri belgelerin takip dayanağı yapılıp, ilamsız takibe konulabilmesi için, kanunda bu belgelerin İİK'nun 68. maddesinde sayılanlardan olduğuna ilişkin özel hüküm gereklidir. (İİK. nun 143/2, 105/1, 251/1, 634 Sayılı Yasanın 37. maddesi gibi.)Somut olayda alacaklının Üsküdar 4. Aile Mahkemesi’nin 05.12.2001 tarih ve 2001/1310-1103 sayılı ilamına ve tarihsiz adi şekilde düzenlenmiş protokole dayalı olarak nafaka alacağının tahsili için genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi yaptığı anlaşılmıştır. İcra takibinin dayanağı olan Üsküdar 4. Aile Mahkemesi’nin 05.12.2001 tarih ve 2001/1310-1103 sayılı ilamının hüküm bölümünde herhangi bir nafaka hükmü bulunmadığı gibi, takipte dayanılan protokolün onaylanmasına ilişkin bir kararın da bulunmadığı görülmüştür. İlamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür. Diğer bir anlatımla hükmün içeriğinin aynen infazı zorunludur. Dar yetkili İcra Mahkemesi Hakimi ilamın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile belirleme yetkisine sahip değildir. (HGK. 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 E. 1997/776 K.) Bu nedenle anılan ilama dayalı olarak itirazın kaldırılması istenemez. Öte yandan, alacaklının takibine dayanak yaptığı tarihsiz adi şekilde düzenlenmiş protokol ise karşılıklı edimleri içermekte olup, İİK. nun 68/1.maddesinde sayılan belge vasfında olmadığından, alacaklının anılan belgeye dayalı olarak itirazın kaldırılmasını istemesi mümkün değildir. Takibe itiraz edilmesi nedeni ile alacaklı genel mahkemeye başvurarak itirazın iptali yolunu seçmelidir.O halde mahkemece, alacaklının itirazın kaldırılması isteminin reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2).maddede yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 15.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.